site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Başbuğ Türkeş’ten Lider Devlet Bahçeli’ye

Başbuğ Türkeş’ten Lider Devlet Bahçeli’ye
03.08.2012
A+
A-

“ Ülküsüz insan çamurdan farkı olmayan varlıktır”
A.Türkeş
İdealler gerçekleştirilmek üzere kurulur. O amaçla yaşanır ve yaşatılır. Kolay erişileni olsa da en güzel olana erişmesi en zorudur. Demokratik sistemlerde bazen çoğunluk sizin düşündüğünüz gibi düşünmez. Çoğunluğu ikna edemediğiniz müddetçe iktidar olamazsınız. Lakin çoğunluğun her evet dediği, her onayladığı ve oy vererek desteklediği doğru olan demek değildir. Ancak çoğunluğun desteğini almadan işin başına gelmeniz de zordur, hatta imkansızdır. En azından demokrasilerde böyledir.

İdealizmi öldürenler, önce kitaplardan, lügatlardan sonra hayatın gerçeğinden kaldırdılar. Okuldan yeni mezun olmuş bir genç için “Türk bayrağının dalgalandığı her yer benim vatanımdır, gidip çalışırım” fikri idealist bir düşünceyken, bugün öldürülen, kitap sayfalarından sökülüp atılan idealizmin kaldırılmasıyla; “doların yeşili en sevdiğim renktir” pragmatizm çerçevesinde yer bulmuştur.

Vatan sana canım feda diyen ülkü erleri hakkattan canlarını bu uğurda feda etmişlerdir. Okul bahçesinde, sokak ortasında, cami avlusunda, otobüs durağında, lojmanlarda, fabrikalarda, bir demli çay içerken kahvelerde taranmışlar, Ümraniye içinde katledilmişlerdir. Üsküdar yanarken, kukumavlar kan emerken kızıl bayrak taşıyanlara inat, yeşili kızıla karıştıranlara inat, ay yıldızlı al bayraktan başkasını eline almayan Ülkücüler ulaşmak için büyük ülküye yürüyoruz azimle diyerek yollarına devam etmişlerdir.

XXXXXXX

Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının binbir güçlükle kurdukları Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Sovyetlere peyk, Mao’ya yoldaş, Enver hocaya mürid etmek isteyen işbirlikçi işgal kuvvetlerine karşı, ülkenin korumasını üslenen Alparslan Türkeş’in Milliyetçi Ülkücü Hareketi her türlü imkansızlığa ve yalnızlığına rağmen direnmiş ve bu işgale müsaade etmemiştir.

Piçliği resmileştiren Türkiyelilik lafzını ortaya atanların, Türkiye bütününü ufalayıp halklara özgürlük tabirini kullanan kızıl koministlere karşı, “Ne mutlu Türküm diyene” özdeyişini haykırarak Milli Devlet ve Üniter Yapıdaki Türkiye için, Milliyetçi Türkiye ideali ile her alanda, her mekanda dik durmuş olan Ülkücüler,  sonunda kan, sonunda can, sonunda işkence, sonunda zindan, sonunda yağlı urgan, sonunda ölüm olmasına rağmen ne pahasına olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devletini korumuşlardır..

Amerikan Başkanının “bizim çocuklar” dediği zevatların gerçekleştirdiği 12 Eylül 1980 ihtilaliyle kan durmuştur; fakat sonrasında ülkenin başına büyük belelar açılmıştır. Bugünkü bölünme seslerinin temeli 12 Eylülcülerin ortaya koydukları demokraside  yeşertmiştir.

XXXXXXX

Bunları, her türlü yabancı ideolojiye karşı olan, “ne Amerika, ne Rusya, ne Çin, her şey Türk’e göre Türkiye için” diye haykıran ve bu uğurda can veren, gazi kalan Milliyetçi Ülkücü Hareketin nerelerden geldiğini, hangi ateş çemberinden geçtiğini bir kez daha hatırlatmak için yazıyorum.

Bugün ülke bir batağın içine itilmiş; Kuzey Iraktan başlayarak, suriye sınırının tamamını içeren bir Kürt hegemonyası altına girmişken; ülke BOP uğruna her türlü oyuna maruz kalıp, bu uğurda kılavuzluğa soyunmuşken; demokrasi adı altında yeni bir dikta rejimi kurulurken; “Değmesin mabedimin göğsüne namağrem eli” diyen Mehmet Akife inat tek dişi kalmış canavarla medeniyetler ittifakı yapıp, İslama aykırı hareket eden diyalogcular azıtmışken; Ülkücüleri birbirine düşürerek yol alacaklarını sananlar fitne mekanizmalarını harekete geçirmişlerdir.

Ülkenin bu gidişatına sadece ve sadece kalabalıklar içinde yalnız kalan Milliyetçi Ülkücü Hareket dur diyebilecek güçte ve karşı koyabilecek dirençtedir. O zaman üç, yetmez beş, yetmez yedi koldan saldırın. Saldırın ki her istediğiniz rahatça olsun, uyuyanlar uyandırılmasın.

Milliyetçi Ülkücü Hareketin Liderine saldırın. Saldırınki her zaman doğru uyarıları yapan, Okyanus ötesine kadar Türkiye karşıtı, Türk düşmanı her cenaha haddini bildiren, AKP iktidarının yitirdiği dış itinbarımızı yeniden dirilten ve Tür dünyasına yeniden umut olan, umut tazeleyen, Balkanlara heyecan, Kerkük’e hareket getirip, tüm dünyaya Türkler yalnız değildir mesajını veren Devlet Bahçeli ve onunla birlikte Dünya Türklüğünün Liderlik makamı yara alsın.

Öyle yağma yok. Hain denmesine bozulanlar hainlik içinde olmayacaklar. Dün Başbuğa karşı duranlar, isyan bayrağını çekenler, bugün Başbuğ üzerinden Lider Delet Bahçeli’ye saldırıyorlar. Dün AKP için referandunda evetçiliğe soyunanlar, AKP masalarında yemek yiyenler, yandaş, candaş medyada yer tutanlar, aydınlık zamanlarda, yeni çağlara taraf olanlar bir koro misali hep bir ağızdan Lider Bahçeli’ye çekil diyorlar. Ama nafile. Beyhude çaba sarfediyorlar. Çünkü biz büyük usta Nabi’nin dediği gibi:

Bağ-ı dehrin hem hazanın hem baharın görmüşüz
Biz neşatın da gamın da rüzgârın görmüşüz

Çok da mağrur olma meyhaneyi ikbalde
Biz hezaran mest-i mağrurun humarın görmüşüz

Bir kez daha yüksek sesle haykırıyorum  temelinde dua, kan, gözyaşı ve can olan bu eşsiz Ülkü davasının başına bu değerlerden nasibini almamış biri Lider diye geçemez. Milliyetçi Ülkücü Harekete yön veremez, BOP’un heva ve istekleri doğrultusunda hareket edemez.

Sözüm ikbal kapılarında nefsini doyurmaya çalışanlaradır. Başka hareketler için lejyonerlik yapıp fitne fesat çıkaranlaradır. Ülkücü söylem ve davranışlarıyla ortaya çıkanlara bu hareket her zaman kucak açmıştır.

Sözüm sureti haktan gözüken batıllara ve batıllar için çalışanlaradır.

Sağlıcakla kalın!

ETİKETLER: ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.