site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Işık: Çözüm İçin Selçuk’tayım

Işık: Çözüm İçin Selçuk’tayım
05.10.2013
A+
A-

IMG_7449

Özcan Işık: “Belediye Başkanlığı halka hizmet edebilmek için bir amaç değildir, bir araçtır. Zamanı geldiğinde o araçtan inmemiz gerekiyor”

CHP Selçuk Belediye Başkan Aday Adayı Özcan Işık ile özel röportaj yaptık.

CHP Selçuk Belediye Başkan Aday Adayı ve Belevi Belediye Başkanı Özcan Işık yaklaşan yerel seçimler kapsamında Selçuk için neden aday olduğunu anlattı. Başkan Işık; “Belediye Başkanlığı için 5 yıl çok az, 10 yıl ise fazla. Bir projeniz varsa bunu 10 yıl içerisinde bitirirsiniz” diyerek, adaylık sürecini ve CHP’yi değerlendirdi.

Neden bir dönem de Selçuk?

Burada heyecanlı, bürokrasiyi bilen, halkı dinleyen ve halkın isteklerine karşı mütevazi, halkın taleplerini gerçekleştirme konusunda ise son derece inatçı, halkla iletişim içinde olan bir Başkana ihtiyaç var. Ben bu topraklarda doğup büyüdüm. Bu nedenle kendime bir misyon biçtim ve bu uğurda doyduğum kenti bırakıp, doğduğum bu topraklara geldim. Üstelik ben yaylada bir çadır içinde doğdum. Yani çıkın ve heybe kültüründen geliyorum. Açlığın, yoksulluğun, parasızlığın ve uykusuzluğun ne demek olduğunu çok iyi bilirim. Yöremiz halkı geneli itibariyle emeğiyle geçimini sağlayan bir halk. Dolayısıyla onların sorunlarını benim anladığım gibi kimse anlayamaz. Ben küçücük çocuktan en yaşlı Selçuklunun sorunlarına kadar hepsini çok iyi tespit ettim. Çünkü ben çocukluğumu ve gençliğimi yaşamadım. Çocukluğumda hayvan güdüp, zeytin dağında çalıştım. 13 yaşından sonra pamuk tarlalarında ve takiben asfalt boylarında karpuz satarak ticaret yaptım. İşte onun için tarlada çalışan emekçinin, dağda çalışan zeytin işçisinin, pazarda sebze satan pazarcının sorunlarını benden başka kim bilebilir ki? Derken; Üniversite yılları geldi. Tabi ki tatillerde karpuz satmaya devam ettik. Ankara’da okurken birlikte okuduğum Selçuklu arkadaşlarım ne mutlu ki, üst düzey görevlerde hala çalışmaktalar. Onlar da benim gibi Selçuk’u ve Selçuklunun sorunlarını çok iyi bilirler. Çünkü memleketinize hasret olmanız sizi oranın sorunlarına karşı duyarlı kılıyor. Benim buradaki olma amacımın en büyük sebebi de bu.

Şu anda orta yaşlı birisi olarak üzerime düşen görevi yerine getirmek istiyorum. Bunu Belevi’nde başardığıma inanıyorum. Belevi’nde yokluklar içinde çok güzel projeler ortaya koyduk. Belevi’ye gelen katkı payı ortalama aylık 25-30 bin TL’ye kadar. Sadece personel gideri 80 bin TL civarında. Yakıt giderimiz, enerji gideri vs. derken bu Belediyenin ayakta kalabilmesi için aylık en az 150 bin TL’ye ihtiyaç var ki, bir de bunun üzerine yatırım yapabilesiniz. Ama biz bu yokluklar içerisinde 5 şeftali festivali, 1 sünnet şöleni, 2 deve güreşleri festivali, 1 futbol takımımızın finansörlüğü,  binlerce metre küp istinat duvarı, 90 bin metre kare kilit taşı, 6500 metre büz döşeme ve bunun yanında beldenin tüm imar alanının alt ve üst yapıları ile çevre düzenlemelerini tamamladık ve işte bütün bunlardan sonra Selçuk’ta bize ihtiyaç duyulduğunu hissettiğimizden ve bize bu konuda gelen ciddi çağrılar nedeniyle artık Selçuk’tayız. Yani ait olduğumuz yerdeyiz. Burada heyecan çok önemli. Heyecanınız biterse bu iş olmaz, başaramazsınız. Bu heyecan bende fazlasıyla var ve ben doğup büyüdüğüm bu topraklarda halkımıza hizmet etmek istiyorum.

Adaylık konusunda en önemli amacınız nedir?

Burada bir sorun var veya yaman bir çelişki… Selçuk, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist ağırlıyor. Nedense bu insan yoğunluğu sadece belli noktalarda. Yani Selçuk’un içine, yani çarşısına, yani pazarına gelmiyor. Yani turist çok ama çarşıda yok.

Neden bu yaman çelişki? Bu yaman çelişki bizim burada olmamızı gerektiren sebep.  İşte biz bunu çözmek için buradayız.

Sen Selçuk’a geleceksin bizim tarihi turistik yerlerimizi gezip, çarşıya uğramadan buradan transit gideceksin. İşte bu olmuyor. O gezdiğin yerler Selçuk’un, Selçuklunun öz değerleri. Selçuk’u da gezdireceksin, orada dinlendirip, orada eğlendireceksin. İşte bunun için buradayız.

Yani; yerel yönetici olarak ben bu ziyaretçilerimizin Selçuk’ta gezmesini, yiyip içmesini, dinlenmesini ve tabi ki de eğlenmesini sağlayacak ortamı ve düzeni kuracağım. Yani elini kolunu sallayarak geçip gidilecek yer değil Selçuk… Zamanının en önemli ticaret merkezi.  Ayrıca bir inancın ibadet yeri. binlerce yıl öncesinden uygarlıkların beşiklik ettiği medeniyetin merkezi.

İşte ben bu yaman çelişkiyi çözmek için buradayım. Bu bir iddia değil, bir ideal hiç değil, artık bu zorunluluk. Biz kimsenin; hiçbir rantçının gelirini düşünmeyiz. Biz sadece Selçuklunun, yani çarşı-pazar esnafımızın, turizm esnafımızın gelirini ve ekmeğini düşünürüz. Biz insanların emeği için yani evindeki huzuru için buradayız. Örnek mi;

Can Tereyağları, Ticaret Borsası (ELİTAŞ) ortaklığı, Başarı Girişim, Altınordu A.Ş ve bunlar gibi. Bir bakıma biz; Selçuk’a gelip yatırım yapamayanlara kucak aştık. Biz geldikten kısa bir süre sonra Selçuk halkı yani tüm hemşerilerimiz aynen Belevi’nden olduğu gibi neden daha önce gelmediğimizi sorgulayacaklar.

Tarım sektörüyle ilgili neler düşünüyorsunuz?

Burada da çok önemli sorunlar var. Bir tanesi mi?

Küçük Menderes’ten zehir, yani katran akıyor ve bu hem ekolojik yaşamı, hem doğal yaşamı, hem de tarımsal yaşamı bitirmek üzere.
Ekolojik yaşam diyorum… Çok değil, 10-15 yıl önceden balık tutulan menderese şu anda 2-3 kilometrenden fazla yaklaşamıyorsunuz. hele ki, akşam ve sabah saatleri hiç.. Aynı zamanda artık balık ve kuş türleri bitmiş. Ayrıca buralardan arazilere su alınırdı, ama o da yok. Kış aylarında meydana gelen taşkınlar ise ayrı bir sorun. Çok net söylüyorum.. Ülkemizi mesken tutan akarsularımızdan hiç birisinde bu çaresizlik yok. Kızıl Irmak, Göksu, Tortum, Manavgat gibi.. Biz Küçük Menderes’e de çare olmak için buradayız. Sadece Küçük menderese değil, ekolojik yaşama, doğal tarıma, sosyal yaşama, tabi ki çiftçilerimize de..  Sanırım burada olmamızın nedenini kısmen de olsa anlattık.

Arazi yollarımız büyük ölçüde tamamlandı. Şu anda; Selçuk’tan Belevi güzergahına İzmir Büyükşehir Belediyemiz ekiplerinin çalışmaları devam ediyor. Yani yazın toz toprak, kışın yağmur çamur gibi sorunlar artık yok. Bu konuda Büyükşehir Belediyemize; yani Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın aziz Kocaoğlu’na bölge halkımız ve çiftçilerimiz adına minnettarım.

Selçuk eski bir yerleşim yeri.. Yani mimari dokusu çok önemli.. Zaten toplumları ayakta tutan mimari yapı, örf ve adet tabi ki kültür birikimimiz. O zaman birilerinin çıkarı için belli kesimlere sempatik görünme adına mimari yapıdan, kültürümüzden ödün vermemeliyiz. Yani siz Toki gibi belli kesimlere hoş görünme adına çok katlı yapılar buranın mimari görüntüsünü bozduğu gibi, büyümenin çarpık olmasını, yani hormonlu büyümeyi doğurur.

Belediyedeki Bürokrasi yapısıyla ilgili neler düşünüyorsunuz?

Öncelikle şunu vurgulamamız gerekiyor. Olmazsa olmaz yani… Bir bakıma bizim kırmızı çizgimiz…

Halk olmadan belediye olmayacağı gibi, belediye kurumu yoksa yönetimsel sistem olmaz. Belediye halka hizmet eden kurumdur. Halk size ulaşabilmeli. Yüz yüze veya kitle iletişim araçlarıyla ulaşılabilir olacağız. Belediye olarak halkın ihtiyacının olduğu yerde yani halkın menfaatleri ile belediyenin menfaatlerinin kesiştiği noktada rehberlik yapacağız. Gün olur da ulaşılabilirliğimizi yitirirsek, halktan koparsak halkın acısında, kederinde, eğlencesinde hatırlamaz ve hatırlanmazsak zaten misyonumuzda bitmiştir. Yani gitme vakti gelmiştir. Yapılacak tek şey vardır, o da onurumuzla halkımızla helalleşmek. Çünkü yöneticiler ve liderler, yani makamlar bıraktıkları yerde hatırlanırlar. Biz bıraksak ta hatırlanmak istiyoruz.

Halkın belediyedeki işi bürokrasinin hantallığına takılmadan çözülecekse bir takvim içinde hemen, çözülemeyecekse nedeninin anlatılarak vatandaşın ikna edilmesi gerekir. Yani bugün ver, sonra gelirsin mantığı olmayacaktır. İhtiyacın ve sorunun partisi, rengi ve etnik gurubu olmaz. Bizi Selçuk’ta yaşayan tüm hemşerilerimizin varsa sorunlarının çözümü, yoksa tebessümü ilgilendirir. Çünkü biz sorun yaratmak için değil, mevcut sorunları çözmek için ait olduğumuz yerdeyiz…

Adaylık konusunda son değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?

Gördüğünüz gibi ben yaylada doğmuş, ilk-orta ve lise tahsilini burada yapmış, bunun yanında tarlada emeği ile ayrıca ticaret yaparak yüksek tahsilini yapmış, uzun yıllar bürokrasi tecrübesi almış son 5 yılda ise herkesi kucaklayarak belediyecilik adına tüm artı değerleri yöreye ve halkına vermiş, tüm donanımlara sahip birisi olarak ihtiyaç duyulan yerde sorunları çözmek için halkımızın emrindeyim.

Son bir soru daha; CHP kongresi ile ilgili değerlendirmeniz nedir?

Partimizin kongresini mağlubiyeti olmayan bir galibiyet olarak değerlendiriyorum.  Yani iki arkadaşımızdan hangisi seçilirse seçilsin, örgütümüzün başkanıdır. Tabi ki, demokrasinin gereği olarak delegelerimiz sandığa kendi iradelerini yansıtarak ortaya yine kardeşçe bir beraberlik çıktı. Zaten ikisi de benim arkadaşlarım. Bana göre ikisi de kaybetmedi, ama demokrasilerde iki kazanan olmayacağından kazananı bile kura ile tespit ettik. Yani sonuçta örgütümüz buradan galip çıkmıştır. Yani sonuçta ben sayın Başkanıma ve ekibine üstün başarılar diliyorum. Çünkü onun başarısı örgütümüzün, yani tüm CHP’lilerin olacaktır.

HABER: NİLÜFER ÖZTÜRK SİLAY

OZCAN-ISIK

YORUMLAR
  1. Ramazan AÇIŞ dedi ki:

    Ben bir belevli ve ak parti sempatisi olarak bütün benligim ve 100.ün üzerindeki ailemle birlikte kanımızın son damlasına kadar belediye seçimlerinde yanındayız türkiyede böyle ceferleri çok bulamazsınız söyledikleri çok dogru bir örnek vereyim ben belevi spor kulübü başkanıyım 1990 yılında kuruluşumuz olmuştur ama ne hikmetse 2009. yılına kadar hiç bir faliyette bulunamamışız önceki 15.yıl üst üste seçilen yönetimlerin duyarsızlıgından neyseki böyle bir cefer gelmiş halkın içinden yaptıkları söyledigi gibi belli ben yürekten inanıyorum selçuk benim çocuklugumdaki selçuk herkes yenilik ister selçuktada yenilik olmayınca yenilik olan yerlere kaçıyor halk göreceksiniz selçuk kaçılan degil göç edilen yer olacak ben sayın özcan başkanıma belevi için yaptıklarına binlerce kere teşekür ediyorum hadi ordan diye bilirsiniz deyin önemli degil özcan başkan benim babamın oglu degil o hizmet aşkıyla yanan bir işçi başkan degil rabbimden saglık sıhat ve huzur vermesini diliyor saygıyla selamlıyorum iyiki varsın başkanım