Ekmeleddin İhsanoğlu Adı Bazılarını Rahatsız Etti

Çatı aday için dün bir isim telaffuz edildi. Bazılarının kimyası bozuldu. O iktidar sahiplerinin sıkıntısını anlamak mümkün. Hüseyin Çelik’in ifadesi, aslında ruh hallerini yansıtıyor. “Muhafazakar dünyadan medet ummaları, ona sarılmaları onları kurtarmayacak. Bu AK Partili adayı hiç zorlamaz, bütün taklitler aslına hizmet eder. Aslı varken, niçin diğerine oy versinler?” açıklamada paniklemiş bir insanın tavrı var.

AKP’liler, CHP’den böyle bir aday beklemiyordu. Sıkıntı da burada. Lakin bir de CHP’nin içindeki uç kafalar bu isme karşı çıkıyorlar. Kim bunlar derseniz, PKK’lılara kardeşim diyen Hüseyin Aygün ve onun gibiler karşı çıkıyorlar. Sol tavırlarını uç noktalara taşımış vekiller bu isme karşı çıkıyor. Laiklik adı altında laikçiler, bu ismin karşısındalar.

Lice’de katliam var diyerek protesto eyleminde bulunanlara, anadilde eğitime ses çıkarmayan Ulusalcılar, Cumhuriyetçiler de bu isme karşı. Neymiş bu aday şeriatçıymış, laik değilmiş, aynı onlar gibi düşünüyormuş, falan da filan da, da da. Dedik ya AKP’lilerin korkusunu anlamak mümkün. Ancak kazanabilmesi muhtemel bir adayın karşısında olmak, ideolojik yargılarına teslim olanların işi.

CHP’nin içindeki tüm bu gruplar için solcu biri aday gösterilmeliydi. Böyle bir adayın en baba haliyle alacağı oy oranı yüzde 20’lerdeyken bu fikri sabitte ısrar etmenin manası ne? Böyle davranmak, cumhuriyetçilik mi, ulusalcılık mı, laiklik mi, ne? Yoksa bu tavır, AKP’yi desteklemek mi, Lice’deki eylemleri destekledikleri gibi, PKK’ya verilen destek mi?

CHP’lilerin acilen sorgulaması gereken bu. Kılıçdaroğlu ilk defa ayakları yere değen bir iş yaptı. Olabilecekleri sıralamış ve öyle bir aday seçiminde bulunmuş. CHP üst yönetimi, Milliyetçi Hareket Partisinin Lideri Devlet Bahçeli’nin yapmak istediğinin farkına varmış, söylediklerini anlamış. Lider Bahçeli’nin çizdiği çerçeveyi iyi kavramış. Hem AKP, hem de CHP’deki uçlar için sıkıntı burada. AKP’nin de, CHP’nin içindeki sıkıntının nedeni bu.

Şimdi öylesine saldırılar başlayacak ki, hiç sormayın… Ekmeleddin İhsanoğlu’nun ne paralelliği kalacak, ne Gül taraftarlığı. Yayınlar yapılacak, saldırılacak, iftiralar atılacak; çünkü AKP panikledi; fakat belli etmemeye çalışıyor. Aslı varken diye saçmalıyorlar. Lider Bahçeli, öncelikle çatı aday formülünü ortaya atarak kimyasını bozduğu Tayyip Erdoğan, İhsanoğlu adını duyunca darmadağın olmuştur.

AKP’nin sessizliği bundandır. MİT’i eleştiren Şamil Tayyar’ın Başbakan’ı şimdiden tebrik etmesinin sebebi hep bu yüzdendir. Muhalefetin adayı da belli oldu. Erdoğan’ın önündeki engel nedir? Adaylığı daha resmen açıklanmamıştır. Açıklanmaması hiç de sürpriz olmaz.

Bağıran, çağıran, kuyruğunu tramvay çiğnemiş gibi acayip sesler çıkaranlardan biri de, 1980 öncesi,”İşgalci Türk Ordusu, Kıbrıs’tan defol” diye pankart açan, Kendi arkadaşlarını vurup, sonra Faşistler vurdu diye yürüyüş yapan, bir ara PKK sözcülüğü yapan… Dağda Mahzun Korkmaz kampında PKK’lı teröristleri destekleyen, bebek katiline çiçek takdim eden Doğu Perinçek CHP’ye ve dolayısıyla MHP’ye saldırmakta, İhsanğlu’nu paralelcilikle suçlamıştır…

Perinçek’in bu tavrını anlamak mümkün değil; ancak var olabilmeleri için, bu şekilde davranmak zorundalar. Kafaları ne olup bittiğini almamış. Ekmelleddin İhsanoğlunun adaylığı onu da değiştirmiş, sarsmıştır. Adayın ismi onu da, Tayyip Erdoğan’la birlikte hareket etmesine sebep olabilir.

Anlaşılan, çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu adı Perinçek’in açıktan Erdoğan’la hareket etmesini sağlayacaktır. Belki de bir kılıf olmuştur. Açıklanan ismi desteklememelerinde hayır vardır.

Her şeye, olayın manasını idrak edemeyenlere rağmen, Prof.Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı hayırlı uğurlu olsun. Seçimi onun kazanması aynı zamanda demokrasinin, bağımsızlık bilincinin, memleket sevgisinin, memleketin geleceği konusunda uzlaşının zaferi olacaktır.

Sağlıcakla kalın!

Fikri Atılbaz