site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Ahlak Fukarası

15.09.2018
A+
A-

*İçinde bulunduğumuz dönem itibariyle ülkemiz sıkıntılı günler yaşıyor değerli okuyucular. En başta vatandaşı direkt etkileyen ekonomik şartlar ve bugüne kadar yanlış politikalar sonucu, dünya nazarında gelip dayandığımız büyük yalnızlık.

*Bugün hangi gazeteye ve televizyona (özellikle yandaş olanlar) baksanız, uzman (!) sıfatlı bir yığın abuk sabuk tipteki adamların çıkıp suçlu aradığına hatta bunların çoğunluğunun ‘’dış güçler’’ deyip işin içinden sıyrıldıklarına tanık olursunuz. Aslına baksanız, bunlar gücü elinde bulunduranlara yakın görünmekten başka hiçbir meziyeti olmayan yalakalardan başkası değildir. Bildiğiniz vasıfsız, çapsız çakmak Hasan kibrit Hüseyin yani.

*Bu yanaşma ve yalaka takımı ellerine verilmiş imkanlar dahilinde suçlu arayıp, dış güçler üzerinde yoğunlaşa dursun, ben size yaşanmış belgeleriyle suçlunun kim olduğunu hatırlatmaya çalışayım.

Sözcü Gazetesi’in 19 Haziran 2017 tarihli baskısında Yılmaz Özdil’ in yazısı aynen şu cümlelerle başlıyor değerli okuyucular.

‘’*Dünyanın en prestijli bilim kurumu Oxford Üniversitesi, dünya çapında ‘’yalan haber’’ araştırması yaptı. Dünyanın en ahlaksız medyasının bizim medya olduğu anlaşıldı! Meksika’dan Malezya’ya, Brezilya’dan İngiltere’ye, Japonya’dan Danimarka’ya, Arjantin’den Bulgaristan’a kadar 37 ülkenin medyasını taradılar. Kendi milletine bile bile yalan haber veren, uydurulmuş sahte haber yayan, kasıtlı olarak yanlış bilgi aktaran, photoshoplu fotoğraflarla iftira atan dünyanın en tiksindirici medyası, bizim medya çıktı.

*Sabah, atv, Takvim, Star televizyonu, Star gazetesi, Show Tv, Skytürk, Akşam, Güneş, Milliyet, Vatan, Kanaltürk, Digitürk, Cine5, Hürriyet, Posta, DHA, Kanal D, CNNTürk’e çeşitli yöntemlerle el konuldu, yandaşlara verildi. TRT ve Aadolu Ajansı parti broşürü haline getirildi. NTV yalakalarla dolduruldu. Fetocu Samanyolu, Zaman, Bugün ve Taraf tetikçi olarak kullanıldı. İşleri bitince onlara da el konuldu. Yeni Şafak, Akit, Türkiye, ahaber, Tgrt haber, Beyaz tv, Kanal 24, Kanal 7, Ülke tv’yle yandaş koro tamamlandı.’’

*Yılmaz Özdil’in yukarıdaki ifadelerinin akabinde sürüp giden yazısında bu ülkenin utanmazları, kurumsal olarak listelenmişse de, bugüne kadar ahlaksızlık üzerine işledikleri cürüm detayları yer almamış değerli okuyucular. O nları da en azından birkaç tanesiyle buradan ben hatırlatmak istiyorum.

*Mesela devleti top yekün ele geçirmek isteyen, Pensilvanya’daki CIA uşağı ahlaksız tarafından kurgulanan kumpas davalarında yukarıda okuduğunuz medya korosu, yalan ve iftira dolu belgelerle düzmece haberler yaparak; en başta TSK’YI Türk halkının gözünde itibarsızlaştırabilmek için, her türlü rezilliği mübah sayıyordu. Türk ordusunun kahraman, Cumhuriyetçi subay ve generalleri, bu medya kuruluşlarında görev yapan sahtekarların, yalaka liboş takımı köşe yazarlarının hedef göstermesiyle cezaevlerine kapatılırken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kozmik odalarına kadar sokulan teröristler, bu yandaş ve yanaşma takımından ibaret medyanın gazete sayfalarında, ekranlarında sanki birer kahraman gibi anlatılıyordu.

*Yine bu kumpaslar kapsamında; bu ülkenin Genel Kurmay Başkanı, geçmiş dönemde otuz üç askerimizin katliam emrini veren teröristin tanıklığıyla müebbet hapis istemiyle cezaevine konuluyorken, bu ahlaksızlar Fethullahçı terör örgütü mensubu olan, dönemin savcı ve hakimlerine büyük bir arsızlıkla alkış tutuyordu.

* Biraz daha geriye gidersek değerli okuyucular, çözüm süreci kapsamında izlenilen politikaların sonucu itibariyle ortaya çıkan durumda yine bu medya grubu mensupları, zerre kadar tepki vermek şöyle dursun, o günlerde yaşanan zilleti blakis barış maskesi altında süsleyip püsleyip, vatandaşa toz pembe tablolar halinde sunuyordu. Zillet diye tarif ettiğim tablo içerisinde ise; Güneydoğu’da teröristlerin yol kesip kimlik kontrolü yaptıklarını, sözde karakol ve mahkemeler kurup, kaymakam atadıklarını ve hatta kapısına örgütü simgeleyen bir paçavranın asıldığı şehitlik (!) kurduklarını da özellikle hatırlatmak isterim.

*Başlıkta okuduğunuz itibariyle de; bu gün bu ülkenin içinde bulunduğu durumun en etkin mimarları, adına medya dediğimiz sektörde çoğunlukta yer alan ahlak fukarası onursuz kalemlerdir değerli okuyucular. Hele ki, saray danışmanları arasına girmeden önce, gazetecilik döneminde Başbakanlık makamında oturan kişiye ‘’Siz soruları peşinen hazırlayın, bu toplantılarda biz size onları soralım’’ diyecek kadar omurgasız birinin, Devletin Televizyonu ekranlarından, son günlerdeki ekonomik şartlarla ilgili halen akıl almaz yalanlar söylemesi de, bu güruhta tiksindiriciliğin, yalakalığın ne denli tavan yaptığının da ispatıdır.

*İşte bu yaşanmış gerçek olaylardan sonra, gazetelerinde sayfa sayfa ve ekranlarda ülkenin geldiği bu nokta için suçlu arayanlara tavsiyemizdir. Suçluyu görmek istiyorsanız, aynaya bakacaksınız. Yıllardır sırf dümeniniz bozulmasın diye gücün, iktidarın yanında görünmek için bu halkı aldatan ve özellikle de yalakalığınızla ülkeyi yönetenleri, önünü görmeyecek kadar rehavete sokup yanıltanlar olarak bugün yaşanan zilletin birinci derecede faili sizsiniz. Dolayısıyla, Oxford Üniversitesinin yaptığı araştırma bizi hiç şaşırtmamıştır ki; siz dünya üzerindeki en ahlaksız ve en tiksindirici medya olmanız itibariyle, bu ülke insanının en büyük utancı olarak tarihteki yerinizi alacaksınız.

* Bu arada “muhalefetten söz etmeyecek misin, bugünkü şartlarda onların hiç mi payı yok?” dediğinizi duyar gibiyim.

*Elbetteki yalaka ve liboş takımından ibaret güruh kadar onlar da suçlu, özellikle iki tanesi var ki; burada isimlerini anmak bile abesle iştigal olur.

Biri iktidara payandalık yapan siyasi bir meftaa, diğeri ise 9 seçim kaybettiği halde oturduğu koltuktan kalkmayacak kadar pişkin ve yüzsüz.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
26 Mart 2024
19 Mart 2024
20 Şubat 2024
4 Şubat 2024
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.