site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Olimpiyat Neden Kaçtı?

Olimpiyat Neden Kaçtı?
10.09.2013
A+
A-

fikri-atilbaz2Türkiye’nin 3 ülke arasında geçen 2020 Olimpiyat sevdası ne yazık ki bitti. AKP’nin tutarsız dış politik serüveninden, durmadan üflediği savaş vuvuzelasından, kovboy filmlerinden esinlenerek Kızılderililer gibi çaldığı tamtamlardan ve mızrağı yere saplayıp savaş goygoyculuğu yapmasından dolayı 2020 Olimpiyatları 96 ülkeden 60’ının Tokyo’yu tercih etmesine sebep oldu. İstanbul 36 oy alabildi.
Bunu dahi başarı gibi göstermeye çalışan hükümet ve candaş basın, sonucun neden böyle çıktığını araştırmayacağa benziyor. Yine bildiklerini okuyacaklar, yüzeysel olarak geçiştirecekler ve bir hezimetten galibiyet yani seçim propagandası çıkaracaklar. bu gün neredeyse basının yüzde 86’sını oluşturan candaş basının ilk sayfaları hemen hepsinde aynıydı. Gerçekte kaybedilmiş; ancak züğürt tesellisi misali neredeyse ilk sayfanın tamamını kaplayan büyük fotoğraflar eşliğinde, şu ifadelere yer vermişler;
“Yazık son turda kaybettik”
“En sonunda başaracağız”
“Hayaller yarım kaldı”
“Acı final”
“Direkten döndük şimdi ‘Bridge Together’ ”
“Finalde kaybettik”
“Çapulcu mutlu”
“İstanbul muhteşemdi”
“Rüya yarım kaldı”
“Dünya kaybetti”
“Nasip değilmiş”
“Heyacanı bile yetti”
“Ah İstanbul”
“Son adımda”
“Olimpiyattı”
***
Buradaki bütün amaç bu kaybın gerekçeleri üzerinde durmadan bir kazançmış gibi Türk milletine yutturulması. Ne yaparsanız yapın oylamanın yapıldığı yer Türkiye değil ve oy verenler sizin Candaşlarınız, yandaşlarınız değil. Ekseriyetle kendi insanını korumakla yükümlü insanların oy kullandığı bir yer. Savaşın olduğu veya savaşın uzantılarının sürdüğü, en önemlisi 2020 yılında Türkiye’yi neyin beklediğinin bilinmediği bir ortamda insanlarının riske girmesini istemeyenler, Tokyo’dan yana oy kullandılar.
İkiyüzlü politik söylem ve davranışlar belki ülkemizde kabul görüyor; ancak uluslar arası arenada öyle kolayca kabul edilmiyor. Bir gün önce sizin Rusya’daki savaş girişimlerinizi bilen ve bir gün sonra sizi karşısında görüp barıştan dem vurmanızı dinleyenler bu iş Türkiye ile olmaz dedi. Açıkçası sizin çifte standart uygulamanız, Batı’nın çifte standart uygulamaları yanında daha ön plana çıktı.
ABD öncülüğünde kurulan Suriye’ye müdahale komisyonuna katılmayı kabul eden11 ülke arasında Türkiye olduğu gibi Japonya’da bulunmaktadır. Baktığımızda ikisi de savaş yanlısı olduğunu gösteren bir görüntü ortaya çıkmaktadır. O zaman fark nedir? Farkı anlamak lazım… Bir kere Japonya’nın Suriye konusunda izlediği yola, yaptığı açıklamalara bakıp, sonra da Türkiye’nin izlediği yola ve yaptığı açıklamalara bakmak lazım. En büyük temel nokta da savaşın gerçekleşeceği ülkenin Türkiye’nin burnunun dibinde yer alması gerçeğidir. Ve devamlı bir şekilde bir Başbakan’ın Suriye’nin ilk vuracağı ülke biziz demesi, bu oylamayı kaybetmemizin en büyük sebeplerindendir.
***
Savaş olmayabilir, olabilir de. 2020 yılına daha 7 yıl var kardeşim o zaman savaş mı kalır denebilir. Lakin dünya gözünün önünde olanlara bakarak hareket ediyor. İhtimallerle değil. işte Irak, Amerikanya ve şürekası 2003 yılında girdi, sene 2013 Irak hala karmakarışık ve perişan. İşte Afganistan. Suriye’ye karadan girmek gerekir diyen Türkiye’ye önden siz buyurun dendiğinden, girdiği bataktan çıkması en az 10 yılını alacak demektir. Ülke topraklarımıza atılacak füzelerle oluşacak tahribatın boyutlarını tahmin dahi edemeyiz. Ve böyle bir ortamda Türkiye coğrafyasının terör çetelerinin saldırılarına ne şekilde maruz kalacağı bile belli değildir.
İşte ikiyüzlü dünyanın, ikiyüzlü savaş ve barış söylemli AKP politikasını tasvip etmeyişinin nedeni kendi insanlarını riske atmamak ve onların canlarını korumakla mükellef olduklarındandır.
Evet, Olimpiyat seçimleri de bittiğine göre, şimdi daha rahat, daha saldırgan olunabilir. Vur emrini kim verecektir? Suriye’ye gir emrini kim verecek ve hangi ülke bu görevi üslenecektir? Hangi günahsızlar Suriye’yi topa tutacaktır?
Sağlıcakla kalın!
Fikri Atılbaz

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.