site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Ölen Müslüman’sa Sessiz Kal Öldüren Müslüman’sa Kına

Ölen Müslüman’sa Sessiz Kal Öldüren Müslüman’sa Kına
15.10.2012
A+
A-

Diyalog… Cemaat yine diyalog çalışması yapmış. 80 ülkede bu tür çalışmaların temsilcilerini bir araya getirmiş. 3 günlük bir toplantı tertip etmiş. Konuyla ilgili haberi okurken, benzer haberler kısmında Fethullah Gülen’in Libya’daki Amerikan elçisinin ölümüyle sonuçlanan olayı ABD gazetelerine ilan vererek kınadığı haberini gördüm. Kimden gelirse gelsin terörü kınarız diyen Gülen Amerikan Büyükelçisinin ve 3 elçilik çalışanının öldürülmesini kınamış.

Aynı Gülen, NATO Libya’da bombardıman yapıp binlerce insanın ölümüne sebep olurken niçin bir kınama ilanı vermedi? Irak işgalinde sessiz kaldıkları gibi Küresel güçlerin her girdiği Arap ülkesinde akıttığı kanlardan oluşan denizlerin olduğunu gördüğü, binlerce kadına tecavüz edildiği gerçeği inanılmaz rakamlarda olduğu açıklandığı halde niçin bir ilan verip, bunları yapanları kınamamıştır?

Irak’ta kan oluk oluk akarken, kadın erkek ayırt edilmeden tecavüze uğrarmış ve bir buçuk milyon Müslüman öldürüldüğü halde, onlar yine sessiz kalmışlardı. Peki, bu sessizliğin nedeni ne olabilir. Acaba en büyük neden, Irak’ta ve benzer ülkelerde bu katliamları gerçekleştirenin Gülen’in ev sahibi Amerika olmasından mı kaynaklanmaktadır. Bunu sayın Gülen açıklamadığı müddetçe doğrusunu hiçbir zaman bilmeyeceğiz. Ancak insanlar bunu anladıkları şekilde anlatacaklar. Her ne olursa osun Amerika yaptığı katliamlardan sonra bir kez kınanmazken ona terörist saldırıda bulunan Müslümanlar kınanmış olmaktadır. Ne yazık ki bu gerçek hiç değişmemektedir. Evet, bu durum gerçekten ev sahibi kiracı ilişkisine mi dayanmaktadır, bunu bilmek hepimizin hakkıdır.

“2.Uluslararası Birlikte Yaşama Tecrübelerini Paylaşım Toplantısı” amma entel bir başlık atılmış. Gazeteci ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil diyalog hakkında şu sözleri sarf etmiş:

“Diyalog kelimesi Türkiye’de sık kullanılmakla birlikte içi doldurulmamış bir kelimedir. Biz diyalog derken, başkasını kendi cephemize katma olarak anlamadık. Biz diyalogu kendi inancımıza insan devşirme zihniyetiyle yapmadık. Diyalogu strateji olarak da benimsemedik. Diyalog bir anlayıştır, bir hayat tarzıdır, değerdir. Kalıcıdır ve varlıklarını ilelebet devam ettirler. Diyalog yaparken kimliğimizin erimesinden kaygı duymadık. Çünkü bizi inşa eden değerlere güvendik, kalıcılığına test ederek geçerliliklerine inandık. Bu, farklı düşünceye sahip insanların hiç güzel yanı yok demek değildir. Onların güzel yanlarını kendi ruh dünyamıza, kültürel kimliğimizde filtre ederek istifade edeceğiz; bizdeki faziletlerin de onlar tarafından paylaşılmasına belki zemin hazırlayacağız.”

Bu metni okuduğumuzda diyalog’un ne menem bir şey olduğunu anlamış oluyoruz. Ben Müslümanların böyle bir diyalog denizinde kaybolmaması için kendi dinlerine sarılmaları gerektiğine inanıyorum. Çünkü bizim dışımızdaki ülkelerin bu diyalog esnasında bize kazandıracakları hiçbir dini değer yoktur. Kaldı ki ikmal edilmiş olan din İslam dinidir. Sonrasında ne bir din ne de başka bir peygamber gelecektir. O zaman bu diyalog tutkusu nereden kaynaklanmaktadır. Neyin diyalogu yapılmaktadır?

Yapılmak istenenin ne olduğu, yapanlar tarafından netlik kazanmalıdır. Yoksa bu konu hakkında yazılan çizilenlerin sonu gelmez. Amerika’ya karşı sessizliğin temelinde bu barışçı diyalog mu yatmaktadır? Önceleri dinlerarası diyalog olarak adlandırılan bu başlık şimdi sadece diyalog olarak kullanılmaktadır. Dinlerarası diyalog çok tepki aldığı için bugün yerini diyaloğa bırakmıştır. Aynı hükümetin Kürt açılımının adını devamlı değiştirdiği gibi bir durum oluşmuştur.

Sağlıcakla kalın!

Fikri Atılbaz

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.