site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Eğitimin İlk Gününde Skandal

Eğitimin İlk Gününde Skandal
23.09.2013
A+
A-

fikri-atilbaz21Pazartesi günü yeni öğretim yılı başladı. Tüm öğrencilerimiz ve eğitim camiası için hayırlı olsun. İnşallah ülkemiz için de hayırlı olur. Temennilerimiz bu yönde olsa da, hiç de hayırlı olacağa benzemiyor. Yapılan yeni değişiklikler bakalım nasıl uygulanacak ve ne katkı sağlayacak. Yoksa yeni bir Bakan değişikliğiyle yeni bir sisteme geçiş mi yapılacak. Bunlar eğitimde bir AKP klasiği oldu. Bu iktidar döneminde her şeyin olması muhtemel… Baksanıza Başbakanın bir Bakanı tokatladığı bile yazılır çizilir oldu. Eğer bu ülkede Bakan tokatlanıyorsa gel de vatandaş olarak korkma.
Yeni öğretim yılı daha ilk günden skandalla başladı. Hem de Milli Eğitim Bakanının eliyle. Milliyet’ten Ayşegül Kahvecioğlu’nun haberine göre, Bakan Avcı, 2. sınıf öğrencilerine Cahit Zarifoğlu’na ait bir şiir kitabı dağıttı. Kitapların kapağında silah tutmuş çocuk resmi yer alırken, Afganistan temalı “Ağaç Okul” adlı kitap başta olmak üzere Bakan Avcı’nın, 2. sınıf öğrencilerine dağıttığı kitaplarda yer alan şiirlerde yer alan ifadeler pes dedirtti.
***
Daha neyin ne olduğunun farkında olmayan, hayatı ve anlamını yeni yeni kavramaya başlayan çocuklara savaşı iyi bir şeymiş gibi anlatan şiir kitapları. Çocuk işgal nedir bilmeden, ülkesini, savunmak nedir bilmeden, mücahit nedir bilmeden, eline silah tutuşturulmuş bir çocuk fotoğraflı kitap hediye ediliyor. Başka bir politika olarak da çocuklarınıza oyuncak olarak silah almayın diye yayınlar yapılıyor. Nasıl olsa biz silahı kafalarına işliyoruz demeye getiriliyor herhalde.
Hak olan hiçbir mücadelenin karşısında durulmaz. Ancak kendi tarihimiz dururken, kendi ecdadımız dururken başka bir ülkede yaşanan savaşta o ülkenin önde gelen isimlerinden birini liderimiz diye tanımlayan ifadeler içeren şiir kitaplarını çocuklara vermek beyinleri işgal etmek girişimidir.
“Adı Gülbeddin Hikmetyar, liderimiz bizim. Allah adıyla konuşur, Allah için savaşır en önde. Ona zor değil kafasını kırmak zalimlerin, daha çocukken başladı bu işe. Az yer, az uyur, örgütleyicidir, azimli gerçekçidir. Seviyoruz tüm ülke gibi biz küçük mücahitler de onu.”
Bu nedir? Kendi tarihiyle kavgalı olduklarını biliyoruz, hatta nefret ettiklerinin de farkındayız; ancak böylede yapılmaz ki, bu kadarı da olmaz ki diyeceğim; ama birden bire birilerinin Hikmetyar’ın dizinin dibinde oturduğu fotoğraflar aklıma geliyor. Acaba diyorum Suriye için yapılan savaş çığırtkanlığı bilinçaltlarında tuttuklarından mı kaynaklanıyor?
***
“Uzak ülkelerden müslüman çocuklar rica ederim savaşmaya gelin. Ablam gelinliğini çıkardı çeyizinden sargı yaptı mücahitlerin yaralarına. Siz de oradan rica ederim savaşmaya gelin. Harçlıklarınızı hiç olmazsa mermi alalım için yollayın bize. Babam nişan yüzüğünü bile götürdü mermiler getirdi. Rica ederim, siz de oradan bir şey yapıp savaşmaya gelin.”
Bu kitapta söz edilen ülkede bu gün Türk askerleri de mevcut. Doğruyu yanlışı ayırt edecek çağda olmayan çocuklara böyle kitapları nasıl veriyorsunuz? İşte Milli Bilinçten uzak beyinlerin Milliği dincilikten öteye geçmiyor. Atilla’yı, Metehan’ı, Oğuz Kaan’ı, Bilge Kaan’ı, Tonyukuk’u, Dede Korkut’u çocuklarımızdan saklayanlar, Kurtuluş günlerini yasaklamaya çalışanlar, çatışma gösterilerini iptal edenler, Hikmetyar’ın reklamını yapmakta, çocukları savaşa davet etmekte. Bu riyakarlık değil de nedir?
***
İlk günden böyle bir skandalla başlayan eğitim-öğretim yılı her açıdan sıkıntılı geçeceğe benziyor. AKP iktidarı dönemi “kaybedilen kuşaklar dönemi” diye tarihe geçecektir. Bunun telafisi zor da olsa mevcuttur. Her alanda milliyetçiliği temel alan Milliyetçi Hareket Partisi ülkeyi bu kaostan kurtarıp eğitimde de sorunlar yumağını çözüme kavuşturur.
Ülkesini seven herkes, ülkenin geldiği bu noktadan kurtulması için bir kez olsun MHP’nin uzattığı eli tutsun. Lider Bahçeli’yle birlikte, bu ucubeliğin içinden çıkmanın önünü açsın. Gerçek iman insana, siyasi iradeye nasıl yansıyormuş o gün herkes görsün.
Sağlıcakla kalın!
Fikri Atılbaz

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.