site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Ayinesi İştir Kişinin Lafa Bakılmaz

Ayinesi İştir Kişinin Lafa Bakılmaz
21.07.2013
A+
A-

fikriatilbaz2“Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde” Ziya Paşa
Bir Başbakan olarak söylemleriyle bütünleştirici, kucaklayıcı, toparlayan olması gereken Erdoğan, bunların hangi birini yapmıştır ki, şimdi de Aleviliğe talip oldu? Alevilik Hz.Ali’yi sevmekse, dört dörtlük Aleviyim diyen Başbakan Erdoğan, her zaman olduğu gibi bir sorunun var olduğunu gösterip ve bunun durmadan kaşıyanları derinlerde aramanın yolunu seçmiştir. Erdoğan, Alevi ve Sünniler arsındaki sorunların bazı çevrelerce derinleştirilmeye çalışıldığını söylemiş.
3.köprüye konulacak isimle toplumsal bir yara açılacağını bile bile, bu yaranın açılması için gerekli olan en önemli ismi 3.köprüye veren Erdoğan, tepkilerden dolayı, bundan sonra yapılacak başka büyük bir hizmetin adını Pir Sultan Abdal koyarız diyen Cumhurbaşkanı Gül’dür. Ya arkadaş, öncesinde Yavuz ismini koymasalar bütün bu gerginliğin, olmayacağını, ayrışmanın keskinleşmeyeceğini bildiğiniz halde, birilerine, bir yerlere mesaj verme adına ülkede huzursuzluk çıkarmayı göze alan zihniyet, bu iki mezhep arasındaki sorunlar bazı çevrelerce derinleştirilmeye çalışılıyor, diyor.
Bu çevreler kimler sayın Başbakan? 3.köprüye koyduğunuz isimle sorunlara uçurum açtığınızın farkında olmanıza rağmen yapacağınızı yapıyorsunuz. Sonra da hiçbir şey yapmamış gibi çıkıp konuşuyorsunuz. Reyhanlı’da 53 Sünni vatandaşımız hayatını kaybetti diyebilecek kadar ayrıştırmaya hazır bir zihniyet bu gün Türkiye’yi yönetmekte. Kendi içsel düşünce ortamında iki mezhep arasında oluşan yarıkları, kırılmaları, makam olduğunda dışa vuranlar Alevi ve Sünniler arasındaki yarığı uçuruma dönüştürmekte, kendi içsel dünyalarında besledikleri duyguları düşünce boyutundan fiiliyata dökme arzusuyla yanmaktadır.
Bu bağlamda, ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz diyerek, AKP iktidarının bu konuda yaptıklarına bakmak yeterli olacak ve o bazı çevreler diye nitelediklerini dışarılarda bir yerlerde değil, içsel dünyalarına baktıklarında “bazı çevrelerin” yine kendileri olduğu gerçeğini göreceklerdir.
***
Bir başbakan herkesin Başbakanıdır. Ve öyle de davranmalıdır. Kendi inançları, düşünceleri doğrultusunda hareket edip, bu çizginin dışında kalanlara hayat hakkı tanımamak asla kabul edilemez hareket tarzıdır. Bu demokrasi değildir. Güç bende artık He Men psikolojisi kişileri demokrasi adı altında totaliter yönetim şekillerine götürür. Demokratik Diktatörlükler böyle ortaya çıkmıştır.
Kendisinin en başta belirttiğimiz dört dörtlük Aleviyim, ifadesine karşılık olarak ” Dört dörtlük bir Alevi olmak yerine iyi bir Başbakan ol” cevabı gelmiştir. İyi bir Başbakan sen şusun, sen busun, senin kökenin şu, eşim Arap ben Gürcüyüm diye ayrıştırmayandır. Köken ayrıştırmacılığına gidip 1’i 36’ya bölmeye çalışmak sizi bütünleştirici yapmaz, tam aksine ayrıştırıcı olursunuz.
Göreviniz toparlayıcılığı gerektirdiği halde her önemli konuşmanızda ayrıştırıcı derin çizgiler bırakıyorsanız bu görevinizi de yapmıyorsunuz demektir. Durup dururken koyduğunuz bir isimle derinlerdeki yarayı kanatmak diye buna denir. Bu zihniyetin Türklüğü silmeye çalışmaktaki amacını bizi bir arada tutan en büyük dayanak noktasını yıkmak olduğunu düşünüyorum. Buna göre Türklük üzerinden bir arada olmayı, Mezhep farklılığı gözeterek Müslümanlık üzerinden ayrıştımaya çalıştığınız net olarak görülmektedir.
***
Bu çok tehlikeli bir oyundur. Allah muhafaza her iş kolunun başına mezhep titri yazılarak insanları sadece mezhepdaşlarına mecbur kılmak bu ülkeye verilecek en büyük zararlardan biridir. Tarihe baktığımızda Batı mezhep çatışmalarından dolayı çok kan dökmüştür. Hem de gerçek manada mezhep çatışmalarıdır bunlar. Oysa bizim tarihimizde, erkin ele geçirilmesi mücadelesi, tek hakim benim çatışması sonradan uzantıları bu günlere gelen işte o gerçek bazı çevrelerce mezhep çatışmaları diye adlandırılmıştır.
Tarihi yanlışlardan dönmek büyük bir iradeyi, cesareti, benlik korkusunu aşmayı, bir olmayı, iri olmayı, diri olmayı kendine şiar edinmiş Milli Bilinç sahibi olmayı gerektirmektedir. Bu dört dörtlük Aleviyim demekle olsaydı, sözle peynir gemisi de yüzerdi. Bu konuya bu güne kadar hiç kimsenin cesaret edemediği bir şekilde açık açık değinen, gayet net bir şekilde ortaya koyan MHP Lideri Devlet Bahçeli olmuştur. Nasipse bir sonraki yazımız bu minvalde olacaktır.
Sağlıcakla kalın!
Fikri Atılbaz

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.