Motosiklet satışında internet etkisi

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) araştırmacısı Merve Dündar’ın çalışmasına göre, Türkiye’de 2020 yılında trafiğe kaydı yapılan motosiklet sayısı yıllık olarak yüzde 34.8 arttı ve 208 bin 466 adet oldu. Bu gelişmede pandemi etkisinin belirleyici olduğunu görüldü. Buna göre Türkiye’de ilk COVID-19 vakasının görüldüğü mart ayından önce 2019 yılı değerleri ile benzer seviyelerde olan trafiğe kaydı yapılan motosiklet sayısı, COVID-19 vaka sayılarındaki artış ve sosyal hareketliliği kısıtlayan koruyucu tedbirlerin etkisiyle mart, nisan ve mayıs aylarında 2019 seviyelerinin altına düştü.

VİRÜSLE YAŞAM

Raporda şöyle denildi: “Ancak salgının devam etmesi, virüsle yaşamın kanıksanmasına, dolayısıyla tüketici davranışlarının değişmesine yol açtı. Bu dönemde, uzaktan çalışma ve eğitim uygulamalarının sürmesi, restoranların yemek hizmetini sadece paket servis şeklinde verebilmesi, online alışverişleri yaygınlaştırırken posta ve kurye faaliyetlerine olan talebi de artırdı. Nitekim, Haziran ayı itibarıyla trafiğe kaydı yapılan motosiklet sayısı 2019 yılı değerlerinin üzerine çıktı, aylık ortalama yeni motosiklet kayıtları ise, salgının birinci dalgasına kıyasla, yılın ikinci yarısında yüzde 51.1 arttı. Benzer eğilim hafif ticari araç pazarında da gözlenmekte. Türkiye Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, 2020 yılında bir önceki yıla göre, hafif ticari araç satışı yüzde 77,2 artışla 162 bin 679 adede ulaştı. Salgının ilk dalgasına göre, satışlardaki artış da yüzde 146.6 oldu. Bugünlerde trafikte daha fazla motosiklet ve hafif ticari araç görmemizin nedeni bu.”

DAHA HAZIRLIKLIYIZ

COVID-19’dan koruyucu tedbirlerin ve değişen tüketici davranışlarının etkilerinin diğer verilerde de görüldüğü kaydedilen çalışmada, “Örneğin, banka ve kredi kartı harcamalarında, internet üzerinden yapılan alışverişler pandemiyle birlikte hızlandı ve payı toplam harcamaların neredeyse yüzde 30’una ulaştı. Keza, posta ve kurye faaliyetlerinde yüzde 30’un üzerinde istihdam artışları kaydedildi ve bu eğilim ivmelenerek sürmekte” denildi. Türkiye’nin salgına hazırlıksız yakalandığı belirtilen raporda, şu saptamalara yer verildi: “Gelişmeler pandeminin ilk dalgası olan mart, nisan ve mayıs aylarına nazaran şimdi virüsle yaşama daha hazırlıklı olduğumuzu gösteriyor. Ancak, işletmelerin tüm bu uyum çabalarına rağmen, azalan verim ve kazançlarıyla sürdürülebilirliğin ne düzeyde olduğu üzerinde durulması gereken bir husus.”