İzmir’de suya zam!

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Kasım ayı olağan yedinci oturumunu tamamlandı. Kültürpark’ta bulunan İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen oturuma İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer başkanlık yaptı.

Meclisin gündeminde ise 2021 yılı İZSU bütçe görüşmeleri yer aldı. Görüşmeler sırasında meclisteki AK Parti ve CHP grupları arasında yer yer tartışmalar yaşandı.

YENİ ZAM TARİFESİ
Meclis’te su fiyatının ortalama yüzde 15 oranında arttırılması kararlaştırıldı. İzmir’de 1 Ocak 2021’den itibaren geçerli olacak yeni kademeli tarifeye göre konutlarda kullanılan 0-13 m³ arasındaki tüketimlerde suyun metreküp fiyatı KDV hariç 6,41 TL olacak. 14-20 m³ arasındaki tüketimlerde 6,92 TL; 21 m³ ve üzerindeki tüketimlerde ise 14,27 TL ödenecek. Konut dışı kademesiz tarife ise 16,35 TL oldu.

MECLİSTE NELER YAŞANDI?
“VATANDAŞIMIZ 11 İLÇEDE ÇEŞMEDEN KANA KANA SU İÇEBİLİR”
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, İZSU’nun faaliyetleri ile ilgili ayrıntılı bir rapor verdi. Özuslu yaptığı açıklamada, “Bir stratejik plan var. Bu yapacağımız görüşmeler ile stratejik palanlardan ve onun ortaya koydu ilke ve hedeflerden bağımsız olmayacaktır. İZSU, İzmir’e içme ve atık su hizmetleri, ekonomik, verimli ve adil hizmetlerle sürdürülebilir bir şekilde sağlamayı hizmet edinmiş bir kuruluştur. Özel bir yasası vardır ve kendi imkanları ve yasaları ile bu hizmeti sürdürmektedir. Bunun dışında İZSU’nun bir kaynağı yoktur. Ben kürsüdeki suyu değil masamda olan musluktan gelen suyu içmek istiyorum. 11 ilçemizde suyu çeşmeden doldurup kana kana içebilir vatandaşlarımız. Bu önemli bir şey… 11 ilçe haricinde içemediğimiz ilçelerde var. İZSU’nun hedefi 30 ilçede de vatandaşlarımızın çeşme suyunu kana kana içmesidir” dedi.
İZSU’nun süren 47 ayrı projesi olduğunu belirten Özuslu, “İZSU’nun gerek bu yıl başlamış, devam eden, ihalesi yapılmış, sözleşme davet yapılmış ve projelendirilmiş önemli çalışmaları var. Toplam 47 işimiz var. Bu işleri İZSU niçin yapıyor? Niçin bu işler üzerinde dikkat sarf ediyor? Çünkü içme suyunu doğru sağlamakta ve su arıtma işini doğru bir şekilde yapmak için. 2020 yılı içinde içme suyu hattında ve yönetiminde devam eden işlerimiz var. Buradaki bize muhalefetteki arkadaşlarımız tarafından Kiraz’daki yönetim hakkında eleştiriler gelmişti. Şu an devam eden çalışmalar içerisinde Kiraz içme suyu önemli bir yer edinmektedir. Bizim İZSU olarak burada yapmamız gereken bu sorunları çözmektir. Ben zaten bütçe üzerine yaptığım konuşmayı detaylarla değil genel bir perspektifi sunmak istedim. İZSU’yu doğru bir zemine oturtabilirsek zaten arkadaşlarımız detayları dile getirecektir. 2021 yılı içerisinde Kiraz ilçesindeki içme suyu sorunlarının giderilmesi de konuşmuş. Atık su çok önemli bir konu… Bu toplam maliyet faaliyetlerinde yüzde 30’luk bir paya sahiptir” dedi.

2021 YILINDA 126 KİLOMETRELİK YAĞMUR SUYU HATTI İHALESİ
Taşkınlara karşı yoğun bir çaba içerisindeki olduklarını ve 2023 yılına kadar 373 kilometrelik yağmur suyu hattını tamamlayacaklarını söyleyen Özuslu, “Allah daha çok versin yağmur istiyoruz. Çünkü barajların dolması lazım. Barajlarımız bizim su kaynaklarımızın yüzde 38’ini karşılıyor. Barajlarımızda genel olarak ülkemizde bir sıkıntı var. Ancak biz bu kış barajların dolmasını bekliyoruz. Yağmurlar çok olacaktır. Ancak bu yağmurların çok olması taşkınları da birlikte getirecektir. Bu yağmurların çok olması atık su sorununu da getiriyor. Yağışlar haddinden fazla bir noktaya geldiğinde birtakım sıkıntılar yaşandığını biliyoruz. Bunları çözmek için önemli girişimlerimiz ve yatırımlarımız var. Buca, Bornova ve Gültepe’nin yağmur suyu atıştırma ihaleleri bitti. 2021 yılı içinde 126 kilometre yağmur suyu ayrıştırma için ihaleye çıkacağız. 2023 yılı yani görev süresi sonunda 373 kilometrelik yağmur suyu ayrıştırma hattını tamamlamış oluyoruz. Bu körfeze kirlilik yükü bindiren yağmur suyu hatları meselesinin yüzde 70’ini halletmiş oluyoruz” dedi.

KÖTÜ KOKUNUN KAYNAĞINI SÖYLEDİ
Körfezdeki kirlilik ve kötü koku eleştirilerini yanıtlayan Özuslu, “Bize körfez meselesinde ciddi anlamda eleştiriler geliyor. Körfez kirli diye. Körfez kirli değil arkadaşlar. Standartlar yani bakanlığın ortaya koyduğu standartlara baktığımızda sahip olduğu değerlerden dolayı kirli bir körfezden söz edilemiyor. Sayın başkanımızın yüzülebilir körfez hedefi varsa bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Körfez meselesinde önemli bir konuda derelerin ıslahı… Körfeze derelerden giden suları kontrol altında tutabilirsek bu körfezdeki kirlilik yükünü azaltacağımız anlamına gelir. Zaten körfez doğal olarak içindeki yenileme olanaklarını kullanarak bunu yapıyor. Yani körfez dereler atık sularla kirletilmediği, kirlilik yükü arttırılmadığı sürece kendini yenileyip yüzülebilir körfez hayalini yapılabilir kılıyor. Yani hayal değil, gerçekçi. Şu anda ne mutlu bize ki İZSU uluslararası kredi imkanına sahip. 68 arıtma tesisi ile Türkiye’nin en büyük kentinde yaşıyoruz. Bu önemli ve İzmirli bundan fayda görüyor. Yeterli değil ve bunların yapımına İZSU çeşitli bölgelerde devam ediyor. Eğer siz suyu arıtırsanız, çevre kirliliği ve doğaya ciddi bir katkıda bulunmuş olursunuz. Atık sulardan tarımda kullanılmak üzere bir proje gerçekleştiriyor İZSU. Yani suyu arıtıyor ve bunu tarımda kullanmak üzere projeler üretmeye çalışıyor. Koku sorununu araştırdık. Bunun önemli noktalarından bir tanesi mevcut hatlar. Yazın kuruma olduğunda buralarda biriken teresabutlar koku yapıyor. Bu olabilen bir şey. Derelerden bu konularda bir şikayet geldi. Dereler temizlenip ıslah edildiğinde koku çıkabiliyor. Çiğli’deki bir atık merkezi var. O çamurdan dolayı da koku yok. İZSU bunu iş edinmiş. Biz kendimiz ile ilgili önlemleri söyledik ancak bazı kontrol edemediğimiz noktalar var. Oralarda başka tesisler var bunun bacasından çıkan dumanı, bıraktığı atık suyu biz kontrol edemiyoruz. Bu bütçe akıllı rasyonel ve İzmir halkının ihtiyaçlarını kapsayan dengeli bir bütçedir” dedi.

İSALE HATLARI YENİLENMELİ
İsale hatlarını İzmir’in 30 ilçesinde yenilenmesi gerektiğini söyleyen Özuslu, “Foça’da isale hatları yenilendi. Yüzde 70 civarıydı Foça’daki kayıp kaçak oranımız. Şu an yüzde 50 kuyuyu kapattık. Bu bir tasarruftur. Bunları yapmaya devam edeceğiz. Biz CHP meclis üyeleri olarak da takibe devam edeceğiz. Elektrik fiyatları nerde artıyorsa burada da artıyor. Bunlar ekonominin içinde iktidarı elinde bulunduran yöneticilerin aldığı önlemlerle yürüyen işler. Buna ister zam ister fiyat güncellemesi deyin. Ancak ne derseniz deyin oluyor. Esas itibari ile ayrılmamamız gereken konu şu; Vatandaşımızın su ihtiyacını kaliteli ve en ucuz imkanla sağlayan bir kurum. Bu çerçevede kurumun girdilerine ve maliyetine bakarak fiyatlar belirleniyor. İzmir’in hak ettiği kaliteyi ve suyu onlara sunulabilmesi için bunun fiyatlara yansıtılmasıdır” dedi.

HÜKÜMETE ÇAĞRI
Evsel su tüketiminde hükümetin en yüksek tarifeyi uyguladığını ve bunu sorunlar doğurduğunu açıklayan Mustafa Özuslu, “İZSU 1 milyon 930 bin 625 aboneye hizmet veriyor. Devletimizden bir talebimiz var. Niçin bu suyu konutlara uygulanan tarifenin en yükseğinden alıyorsun? Bize daha düşük versin. İller bankası kredilerimizi ne olur açın. İller bankası bizim kredilerimizin önünde ket oluşturmasın. Dünyanın birçok bankası para verirken İller Bankası engel oluyor” dedi.

HIZAL: MUHALEFET OLARAK ELEŞTİRECEĞİZ Kİ İKTİDAR DOĞRU İŞLER YAPSIN!
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanı Özgür Hızal, bütçe görüşmelerinin çok farklı bir ortamda yapıldığını belirterek, “Geçen yıl bütçe görüşmelerini yaptığımız dönemlerde biri bize çıkıp deseydi ki dünyada bir salgın olacak ve bundan hepimiz etkileneceğiz, evlere kapanacağız diye, bu salonda bulunan herhalde kimse buna inanmazdı. Ancak şu anki salgının her yerde yansımalarını görüyoruz. Şehrimizde yaşanan başka bir sorunla karşı karşıya kaldık, buda 30 Ekim’de yaşanan deprem hadisesi. İktidarı muhalefeti, yerelde yada genelde siyaset yapanların işi sorun çıkarmak değil sorunları çözmektir. Gerek salgın gerek deprem konusunda bakacak olursak bizlere çok ciddi görevler düşüyor. Ama muhalefet olarak elbette ki eleştirilerimizi yapacağız, yapacağız ki iktidar doğru işler yapsın. İktidar her şeyi doğru mu yapıyor hayır. Her zaman yanlışı eleştirdik, doğrunun yanında durduk” dedi.

İZSU’NUN BÜTÇE AÇIĞI ANADOLU’DAKİ BELEDİYELERİN BÜTÇESİNDEN FAZLA!
Hızal, İZSU’nun bütçe açığı üzerinden yaptığı açıklamada“Biz bugün bütçe ve performansı tartışacağız. Bütçe değerlendirmesini sadece rakamlar üzerinden yaparsak, daha öncede dile getirdiğimiz gibi doğru sonuçlara varmamız mümkün değil. O yüzdendir ki bütçe performans raporu ve diğer bütün faaliyetler bir bütün olarak değerlendirilir.İZSU 2021 yılı tahmini gider bütçesi 3 milyar 164 milyon lira, gelir 2 milyar 160 milyon lira. Bütçe açığı dediğimiz 1 milyar 64 milyon lira. 3 milyar lira gibi bir bütçeye sahip bir İZSU’dan bahsediyoruz. Şu an İzmir’deki 30 ilçe belediyesinin bütçesinin toplamı 5 milyar lira. Bütçe açığı dediğimiz rakam 1 milyar lira. Herhalde Anadolu’daki birçok şehir bütçesinden çok daha fazla. Sadece mesele İZSU’nun bütçesinin devasa olması değil, sadece bütçe açığının çok büyük oranlarda olması da değil. Asıl mesele İZSU’dan vatandaşın beklentisinin ne olduğu. Vatandaş Körfez’i konuşuyor ve onun kirliliğinden bahsediyor. Vatandaş bazen akmayan sulardan bahsediyor, vatandaş yağışlar sonrası oluşan su taşkınlarından bahsediyor. Vatandaş zamlardan bahsediyor. Buradaki asıl tartıştığımız konu İZSU’nun bu bütçesi ile bu sorunları ortadan kaldırmak için neleri yaptığıdır.Körfeze, suya baktığımızda, kokuya, zamlara baktığımızda maalesef ki aynı performansı İZSU geçen yılda gösteremedi, önümüzdeki performans yılı için de bu ışığı alamıyoruz. Sayın başkandan önceki belediye başkanları bir hayal ortaya koydular ve ‘körfezi temizleyip yüzeceğiz’ dediler. Bir önceki Başkan Kocaoğlu bazı projeler ortaya koydu. Sayın Belediye Başkanı Tunç Soyer göreve başladı ve ‘3 yıl sonra körfezde yüzeceğim’ dedi. Biz burada ‘yüzeceksiniz ancak temizlemek için ne gibi çalışmalar yapacaksınız?’ sorduk. Bize körfez kirletilmediği takdirde kendi kendini temizleyeceğini söyledi. Bırakın temizliğini, İZSU eliyle kirletiliyor. İnanın ki İzmirlilerin aklı karıştı. Önceki dönem mi doğru, yoksa Soyer’in yönetimi mi doğru? Bir yeni adaylık daha olursa tahmin ediyoruz ki o süre bir 5 yıl daha uzayacaktır. 3 yıl süre verilmişti. Biz 1 yıl sonra körfezde yüzüp yüzemeyeceğimiz göreceğiz” diye konuştu.

“KOKU SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ DEDİLER AMA KAYNAĞINI BİLE BULAMADILAR!”
İzmir’in koku sorunu hakkında konuşan Hızal,“Koku deyince sayın başkanın seçim öncesi dile getirdiği ‘İzmir’deki koku sorununu ortadan kaldıracağız’ söylemi aklıma geliyor. Bu bir gelişme aslında. Önceki CHP yönetimlerinde İzmir’de koku sorunu yok deniliyordu. Şimdi bu kabul edildi ve giderileceği söylendi. Peki İZSU bu anlamda ne yaptı? İZSU yetkilileri koku sorunu üzerinden körfeze açıldılar ancak kaynağını bulamadılar. Sonrada ‘şaşkınlıkla izliyoruz’ açıklamasını yaptı. 3 milyar bütçe ile yaşayan bir İZSU bırakın sorunu gidermeyi sorunun kaynağını bile bulamadı. Kokunun kaynağını bulsa belki kokunun problemlerini ortadan kaldıracak. Belki o fabrikalardan sızıyordur yaklaşımı doğru değil. Bu ‘ben oyumu aldım, çekileyim kenara, benim görev alanım dışından kaynaklanan herşeye karışmayayım’ demek. Bu doğru bir şey değil ve kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Umuyoruz ki koku sorununu en kısa sürede İZSU yetkilileri tespit edilip çözüme kavuşturur” açıklamasını yaptı.

ÇEŞMEDEN SU AKSA, SUYU ÇEŞMEDEN İÇECEĞİZ
Su İzmirli vatandaşların en temel hakkı diyen Hızal,“Az önce Özuslu, konuşmasının öncesinde musluktan akan suyu içerek bize çeşmeden akan suların içilebildiğini gösterdi. Aslında bu sahne bizlerde 1986 yılında Çernobil hadisesinden sonra çay içen bir bakanı akıllara getirdi. Buradaki asıl sorun o da değil. Buradaki asıl sorun çeşmeden su akmaması… Aksa biz de içeceğiz de akmıyor. Çeşme, Kiraz, Dikili, Foça’da akmıyor. Kiraz’da 2 yıl boyunca devam eden su problemini defalarca anlattık. Sayın başkana Kiraz Belediye Meclis üyeleri ile gittik. Bize verilen cevap ‘kuyu açıyoruz ancak su bitiyor’ denildi. Devlet Su İşleri’nin (DSİ) açtığı kuyularda neden su bitmiyor? DSİ, Kiraz’da 12 ya da 16 tane su kuyusu açtı ve bunlarda hiçbir sorun yok. Özellikle bu konuda suya erişebilmek meselesinde İZSU’nun yeterince yatırım yapmadığını söyleyebiliriz. Su meselesinde DSİ, son 15 yıllık süre içerisinde İzmir’e 6 milyar TL’lik yatırım yaptı. Merkezi hükümet yatırımları yapıyor ancak İZSU bu hatları yapmayarak vatandaşın susuz kalmasına sebep oluyor. O yüzden her zaman çeşmeyi açtığınızda su akmadığı için suyu içemiyoruz. Artık içilebilir musluk suyu hayalinden, musluklarından su akmayan İzmir gerçeği ile karşı karşıya kaldık. Kış ayları geliyor ve umarız ki bol bol yağmur yağar ve barajlarımız dolar. Özellikle taşkınlarda yaptığımız eleştirilerde eleştiri alıyoruz. Biz yağmur duasına çıkmış bir muhalefet değiliz. Yağan her yağmur sonrası yaşanan her taşkında bu eleştiriyi ortaya koyacağız. Dünyanın hiçbir gelişmiş kentinde olmayan bir sistemle işliyor İZSU sistemi. Kanalizasyon sistemi ile yağmur suyu sisteminin aynı yerden işlemesi. Evet 126 km bir hat ihalesi yapıldığı söyleniyor. 2 yıl geçti! 2 yıl sonra ihalesi gerçekleştirildi. Bu 2 yıl içerisinde en azıdan şu bölgeyi bitirdik demenizi beklerdim” ifadelerini kullandı.

GELECEK YIL İÇİN PLANLANAN ZAMLA BİRLİKTE SUYA 2 YILDA YÜZDE 70 ZAM OLACAK!
“Ekonomik anlamda bazı daralmalar var ancak bunun vatandaşa yansıması İZSU eliyle ne kadar oluyor görmeliyiz” diyerek konuşmasına devam eden Hızal,“Başkan göreve geldiğinde ilk olarak yüzde7 oranında suya bir indirim yapıldı. 6 ay sonra ne değişti? Suya zam yapıldı. Toplam yapılan zam yüzde40-45 civarında. Bu yetmedi, önümüzdeki yıl için bir planlama yapıldı. Yüzde 15 ve yüzde 10 oranında. Zammın zamanını değerlendirirseniz yüzde 27 oranında zam. 2 yıl içerisinde yapılan zamma bakarsak da yüzde 70 zam yapılacak suya. Neye bu kadar zam yapıldı? İZSU Genel Müdürlüğü girdi fiyatlarının aşağı çekilmesi adına nasıl bir irade ortaya koydu? İZSU yada İzmir Büyükşehir Belediyesi, elektrik giderlerini düşürmek için alternatif güneş enerjisi düşündü mü? Düşünmüş… Bu yıl 1 milyar. Yani hiçbir şey yapılmayacak. Yani hayata geçirilmesi için herhangi bir proje üretilmemiş. İZSU her şeyden önce yatırımcı bir kuruluş. İZSU bu yatırımcı kimliğini kaybederse bu sorunlarla karşılaşırız. İZSU bütçesinin 800 milyon TL’si personel giderlerine harcanıyor. İZSU’nun 2021 yılında direkt yatırıma ayırdığı para ne kadar? 837 milyon TL civarında bir rakam. Eğer siz bu 3 milyarı doğru kullanmaz, doğru yatırım yapmazsanız o zaman su problemi, kayıp kaçak sorunları yaşanır. Tüm İzmir’de kayıp kaçaktan kaynaklanan İZSU zararı 600 milyon TL. Bunun acısını vatandaştan mı çıkartmak gerekiyor? Bu 3 milyarlık gider bütçesinin borçlanma yöntemi ile de gidilse biz hep yatırım konusundaki borçlanmalara olumlu yaklaştık.İZSU birtakım kısıtlamaya gidiyor ancak 98 araç alıyor. Sanki genel müdürlük yeni kurulmuş gibi 98 araç alıyor. Gerçekten çok ihtiyaç mı? Bu araçlar alınmasa yapılması gereken işler yapılmayacak mı? Bir tarafta 98 araç alıp diğer yandan suya yüzde 15 zam yapmak İzmirlilere haksızlıktır” dedi.

MHP’Lİ ŞAHİN: İZMİR, İZSU’DAN HİZMET BEKLİYOR
MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin ise “İZSU, Büyükşehir Belediye Başkanlığımızın önemli bir kurumu. İzmir için olmazsa olmaz kurumsal bir yapı. Ancak tabii ki yetersizlikler var. Özgür Bey birçoğunu anlattı. Kanalizasyonların yetersiz olması, pis su ile yağmur suyunun karışması. Umarım bunlar çözülecektir. İhalesi yapılan 126 kilometrelik hattın tamamlanması bu görev süresi bitmeden hayata geçeceğinden bahsetti Mustafa Bey. İzmir, İZSU’dan çok şey ve çok hizmet bekliyor. Bu hizmetleri inşallah önümüzdeki süreçte süratli bir şekilde hayata geçirilmesini temenni ediyorum. Buradaki dile getirdiğimiz beklentiler, yapılması gereken projeler süratle hayata geçer ve su kesintisi olmaz. Bazı bölgelerde yollar İZSU çalışmalarından kaynaklı olarak zamansız kazılıyor ve insanlar sıkıntı yaşıyor. Umarım önümüzdeki yıllarda yine aynı şeyleri konuşmayız” diye konuştu.

İYİ PARTİLİ SEVİNÇ: MERKEZDEKİ KAÇAKLAR DAHA AZ SEVİYEDE
İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç ise “Özuslu kardeşimiz yapılacak projeleri ve hedefleri dile getirdi. Muhalefette bu konuda yapıcı görüşlerini dile getirdi. İZSU, gerçekten kentimizin çok önemli bir genel müdürlüğü. Suyu ilgili kaynaklardan evlerimize kadar taşımakta, yıllar içerisinde kayıpları minimuma indirmek için çalışmalar yürütmekte. Merkezdeki kaçakların daha az seviyede olduğu gözükmekte. Ülkemiz çerçevesinde en sağlıklı arıtma tesislerine İZSU sahip. Burada diğer bir konu yağmur suyu ev taşkın projeleri. Bu konuda bazı çalışmalar tamamlandı bazıları ise devam etmekte. Dünyanın birçok noktasında ani yağışlar engellenemez. Ancak buradaki asıl nokta yarım ya da bir saat sonra taşkınlar giderilemiyorsa bunların giderilmesi gereklidir” dedi.

“BİRİNİN KRAL ÇIPLAK OLDUĞUNU SÖYLEMESİ GEREKİYOR”
MHP’li meclis üyesi Hakan Şimşek ise CHP Grubu’nun bütçe önerisine eleştiriler getirdi. Şimşek açıklamasında, “Şu ana kadar olan konuşmaları büyük bir dikkatle dinledim. Biraz aykırı olabilir ama birinin kralın çıplak olduğunu söylemesi gerekiyor. Maalesef İZSU dendiğinde ‘vay İzmir’in haline’ demeden edemiyorum. Geçen sene İZSU’nun bütçesi görüşürken birtakım eleştirilerde bulunmuştuk. Aradan 1 yıl geçti, bizim eleştirilerim dinlenmeyebilir ancak söylediklerimizin teknik bir gerekçesi vardı. 2021 yılı bütçesine baktığımızda yine ezbere rakamların değişmiş olduğu bir kitapçık olarak karşımızda. Geçen yıl Mustafa Bey rakamlarla personel rakamlarına kadar anlattı ancak bu yıl hiçbirine değinmedi. Geçen yılda 1 milyarlık bir ek finans ihtiyacı vardı, bu yıl da yine 1 milyar TL’lik ek finans ihtiyacı gerek olmuş. Sürekli artan bir borcun üstüne gidiyoruz. Bunun karşılığına baktığımızda ne yatırım var… Bu hızla gidersek, şehrin gelişimi ile ihtiyaçlar farklılaşacak ve ihtiyaçları karşılama oranımız daha pahalı olacaktır. Yine İzmir Büyükşehir Belediyesi oturumunun ilk anından beri gündeme getirdiğim bir kanalizasyon konusu vardı. Sanırım şu an proje hazırlanma sürecinde… Bu proje hazırlama süresi 1 yıl. Sadece küçük bir beldenin kanalizasyonu için ortak çaba sarf ediyoruz ancak 18 ay geçmesine rağmen 1 yıl sonra proje hazırlanacak. Doğru dünyada bir salgın var. Üstelik geçen ay da ayrı bir felaket ile karşılaştık. Ancak bu sorunları bir bahane olarak ortaya çıkartmamamız lazım. Bakıyoruz yağmur sularına yine gerekli ciddiyet gösterilmemiş. Sizin ideallerinize keşke bu rakamlar ile ulaşılabilse. Bunu eleştiri olarak almayın lütfen. Bunu doğruları hep birlikte bulabileceğimiz bir konuşma olarak alın. Umarım bu bütçe benim söylediğimizin aksine sorunları çözebilen bir bütçe olsun” dedi.

TİRE’DEKİ KAZI ÇALIŞMALARI SORUNU
AK Partili meclis üyesi Ali Ayyıldız ise Tire’de İZSU çalışmaları ile ilgili sıkıntılardan bahsederek “Tire’de 4 ay önce bir çalışma başladı. Teşekkür ederiz ancak Tire’de arkadaşlar bir sokağa kazıyor sonra diğer sokağa dönüyor. Buralarda büyük bir sıkıntı var. Yağmur suyu ile ilgili ciddi problemler var. Şu an yapılan çalışmaların olduğu bölgede alttan derelerimiz geçiyor. Bunlar küçük mazgallar ile aktarılabilir ancak bu tür çalışmalar yapılmıyor” dedi.

“KÖRFEZDE TEMİZLİK BU HIZLA GİDİLİRSE 11-12 YILDA TAMAMLANIR”
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız yaptığı açıklamada körfez temizliği ile ilgili çalışmalara vurgu yaptı. Yıldız açıklamasında, “Biz İZSU konusunun bir tık daha gelişmesini hep temenni ettik. Biz geçtiğimiz sene bütçede neyi eleştirdik? Yüzülebilir körfez, içme suyu ve en ufak bir yağmurda derelerin taştığını gündeme getirdik. Hangi değerler üzerinde konuştu Özuslu bilmiyorum ancak, ben bu yaz Akarca’da olan biri olarak oradaki sorunların bizzat görmüş biriyim. Akarca’da şunu gördük; 1 yıl geçti drenaj hattı ile ilgili projenin tamamlanmış olduğunu gördük. Buradan çıkarsak en önemli konu Çiğli’deki 4’üncü faz. Biz ‘körfezde yüzemeyeceksiniz’ dedik siz de ‘yüzeceğiz’ diyorsunuz. Şimdi bu sene görüyoruz ki yüzde 16’sını tamamlanacak. 4’üncü faz ne tamamlıyor. Günlük 16 bin metre küp atığın gitmesini gösteriyor. Bugün bütçeye koyduğunuz kalem hızıyla ilerlersek 6 yılda tamamlayacağız. Yani temeli attığımızdan bugüne aynı hızda gidersek 11-12 yılda tamamlanacak” dedi.

Körfez temizliği ile ilgili Devlet Demir Yolları ile yapılan protokolü hatırlatan Hakan Yıldız, Körfezin kirlenmesinin birçok faktörü var. Elimde raporlar var. Özuslu dedi ki, “dış su girişi daha fazla”. 9 Eylül Üniversitesi’nin hazırladığı raporda sirkülasyonun olmadığı gözlenmiştir. Devlet Demiryolları ile yapılmış protokolde bugüne kadar 300 bin metreküp bir tarama yapılmış. Sayın Büyükşehir’imiz ne yapmış? 1 metreküp tarama yapmamış. Hem derelerden gelen suyun kalitesini önlememiz lazım ancak geldiğimiz yıllar içerisinde şunu gördük. Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda belediyenin vidanjörlerini görüyoruz. 2018 yılında Büyükşehir’in yaptığı bir açıklama var oradaki yoğunluğun artması konusunda. Biz bu kentte her şeye muhalefet edelim mantığı ile yanaşmadık. Bu duygu ile Çeşme’de göletler bakanlık tarafından yapıldı. Bunları 30 yıl eşit taksitlerle ödenmesi koşulu ile Büyükşehir’e devrini görüyoruz. Bu hızla gittiğimizde kaygılar taşıyoruz. En büyük gider kalemi olarak elektriği koyuyoruz. Yani bizim artık güneş yoğunluğu olan bir kent olarak, biz niye bunu bütçemizde görmüyoruz? Bizim bugüne kadar eleştirilerimizin her birinin altında İzmir’in yarınlarına yönelik endişelerimizdir” dedi.

“1 YILDIR İMZA BEKLİYORUZ”
Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş yaptığı açıklamada ilçenin acil talebinin Kaymakçı’daki arıtma tesisini olduğu belirtti. Eriş, “Şimdiye kadar çalışmaları için tüm İZSU ailesine teşekkür ederiz. Suların azaldığı ve sıkıntıların arttığı dönemde çalışmalar yapılıyor. Kaymakçı Arıtmasının bir an önce olması gerekir. Oradaki sorunun giderilmesi çok önemli… Geçen yıl ben yine söz aldım. Adalet Bakanı’nın imzası ile kamu yararı kararının alınması isteniyor. ‘Bakan yardımcısı imzalasın’ diye gittik ancak 1 yıl oldu. O yazılar olmadan bunlar geçmeyecek. 1 yıl oldu ve hala aynı yerdeyiz” dedi.

İKİ MECLİS ÜYESİNDEN HIZAL’A FOÇA VE DİKİLİ YANITI
CHP Meclis üyesi Hüsniye İlgün Yıldırım ise Dikili’deki su sorunun giderildiğini belirterek Özuslu’ya yanıt verdi. Yıldırım, “Bölgede yıllardır asbestli borular vardı. Sizler kanayan yaramıza dermen oldunuz. Dikili adına Tunç Soyer ve bürokratlarımıza teşekkür ederim. Çandarlı’da problemler yaşandı nedeni de oradaki nüfus artması. Ancak hemen İZSU görevliler gelerek 2 kuyu açtı” dedi.

CHP Meclis üyesi Hakan Barçın ise Foça’dan örnek vererek Hızal’a yanıt verdi. Barçın, “Foça’da su akmıyor deniyordu bunun nedeni asbestli borulardı. Bütçemizi düşündüğümüzde bir süre sular akmayabiliyor evet. Su akmamasını nedeni bizim tüm hatlarımızın değişmesi. 40 yıllık eskimiş bir hat… Foça meclis üyemiz ‘zamanlama olarak doğru zamanlanamadığını’ söyledi. Evet doğru ancak şu an yaşadığımız salgını ilk defa yaşıyoruz. Vatandaşın söylemi, koku salgın taşkınlar mı yoksa körfezde yüzmek mi dedi grup başkanımız… Grup sözcümüz de körfezin temizlenmesinin öneminden bahsetti. Bu sade körfezden yüzmekle ilgili bir şey değil, sembolik bir şey. Bu kalite demek…” dedi.

HIZAL: 660 MİLYON TL’LİK KAYIP KAÇAK VAR
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise yanıt olarak “Grup sözcüsü arkadaşımız ile bir çelişkimiz yok. Körfezdeki yüzme meselesinin elbette ki sembolik olduğunu biliyoruz ancak körfezin temizliği ile ilgili bir şey yapılmadığını söyledik. Kayıp kaçak meselesine gelirsek 660 milyon TL . İnsan eli ile üretilmiş hiçbir sistem yüzde yüz fayda sağlamayabilir. Sizin 660 milyon gibi kayıp kaçak olduğu bir yerde 830 milyon gibi sadece yatırıma ayrılan bir bütçe varsa o zaman bunun bir sorun olduğunu ortaya koymak zorundayız. O yüzden bu kayıp kaçak bedelinin aşağıya çekilmesi gerekli. Bunun elbette ki tek nedeni Tunç Soyer değildir. Geçmişten gelen hatalardır. Ancak asıl sorun geçmişten gelen hataların hala devam ediyor olmasıdır. O arka sıralardan geliyorum, bu çok yakın zamanlarda oldu, yakın zamanlarda yine olacak. Bu bizim için çok değerli olan bir alan. Zaten bizde arka sıradakileri düşünerek ‘yüzde 70 zammı yapmayın’ dedik. Gerekiyorsa o 98 aracı almayın, körfezde 1 yıl daha geç yüzelim ancak zam yapmayın dedik. İnanıyorum ki samimiyetle eleştirilerimizi samimiyetle kabul edeceksiniz” dedi.

CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, Su faturasındaki maliyetler ile ilgili açıklama yapamaya ihtiyaç olduğunu ifade ederek, “2019 ve 2020 eylül ayı göz önüne alındığında giderlerin ciddi miktarda arttığı görülmekte. Enerjide yüzde 26, dövüzde yüzde 40 artış görülmektedir. Bu durumda su fiyatlarının yüzde 15 artması hayat doğaldır. Seferihisar Akarca’da projenin uzamasının nednei, proje basında onay alınıp sonra değiştirilmesi sonrası işler uzadı. Ancak İZSU aracılığı ile bakanlık ile yeniden görüşmeler yapıldı ve onay geldiği andan itibaren yeniden ihalaye çıkılacak. Güzelbahçe arıtma tesisi arttırım nedeni ile çed kapsamına giriyor. İZSU tarafından alınan araçlar iş için alınan vatandaşlara daha iyi hizmet edilebilmesi amacı ile kullanılacak araçlardır, başka bir şey değildir. İZSU koku konusunda her türlü gerkeli çalışmaları yapıyor. Derelerin islahı ve koku üniteleri, ızgara ve boruların temizlik çalışmları düzenli olarka yapılıyor. Arkdaşlarımız zaten 2021 bütçesini yerei kadar konuştu. Tüm arkadaşlarımıza üslup açısında teşekkür ediyorum. İzmir’in buna ihtiyacı var ve hakediyo. Grup Başkanvekilimiz 3 milyar bütçeyi yüksek buldu ancak keşke Türkiye’nin en büyük 3’ncü kenti için bütçe daha fazla olsa. İZSU sadece su faturalarından gelir edebiliyor bir de İller Banakasında gelen yüzd e10’luk bir pay var ve bu çok düşük bir gelir. Keşke bu ücretler daha fazla olsa ve daha hızlı bir şekilde hizmet üretebilsek. Denildi ki DSİ barajlar yaptı ancak İZSU çalışmalrında yetersiz kalıyor. DSİ bu barajalrı yaptığında bedelleri İZSU’dan talep ediyor. Bir kente su ve altyapı alanında hizmet veriyorsak, DSİ kendi altyapı çalışmlarını yapsın ve bu bedelleri İZSU’dan almasın. Belki bir çalıştay da bunun için yapmak lazım. 2036 yılına kadar İZSU tarafından DSİ’ye ödenecek tutar 233 milyon lira. İZSU devletten maalesef hiçbir yardım almıyor. Su faturasınında nasıl sağlandığını gördünüz. İZSU Büyükşehir Belediyesi’nden bile gelir elde edilemiyor, bu gelir elde edilebilmesinin sağlanması lazım. İller Bankasından kredi başvurusu yapıyor ancak iller bankası kredi vermiyor” dedi.

Meclis üyelerine teşekkür ederek konuşmasına başlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Değerli arkadaşlar yakşalık 1 milyar 200 milyon TL civarı bir yatırım ön görüyoruz. 2 milyar 160 milyonluk gider büçtesi ile hiç borçlanmadan da gidebilriz. Ancak biz elimizi taşın altına koyuyuruz. Bunun popülerizm olmadığını söymek isterim. Su zamları konusunda ise yıllık karşılaştırmasını mı yapacğaız yoksa 2.5 yıllık bir süreç belilreyip ona göre mi belirleyeceğiz. Göreve geldiğimizden beri yaptığımız zam oranı yüzde 25. Buradan yüzde 70’lere nasıl varıldı anlamış değiliz. Temmuz’da zam konusuna gelirsek daha o döneme gelmedik. Kısacası şu ana kadar yaptığımız zam yüzde 26.75. Bunu bir netleştirmek lazım. İç körfezde tespit edilen rakam ışık geçirkenliği yüzde 75.83. Bu ne demek? Bu körfezin temizlenmekte olduğunun göstergesi. Çocukluğumda Üçkuyular’da balık yakalardık ancak sonra uzun süredir balık yakalayamadık. Çünkü kirlilik var. Ancak şuan bütün körfezde balık tutuluyorsa bu temizlendiğinin göstergesidir. Biz silkilasyon kanalı ile ilgili şöyle bir tespit yaptık: 800 milyon TL’lik bir bütçesi olan rakamı önce körfezi kirletmeyerek tasarruf yapalım. 376 kilometrelik pissu yağmur suyu karışımının yapılması çok önemlidir. Biz bunu 2023’e kadar bitireceğiz. Biz önceliği kirletmemeye vermiş durumdayız. Önceki projeler çöpe atılmış bir proje değil. Biz bunu yapacağız ve göreceksiniz ki körfez çok ciddi rakamlarla temizlenecek. Akarca ile ilgili 1 yılı aşkın süreyle beklendi. İzin süreçleri çok uzadı. Ödemiş ile Adalet Bakanlıı süreci uzadı. Bizim kurallar arası kordinasyonu sağlarken, zaman konusunda her türlü sorunun önüne geçeriz. Yani hantallık denilen şey sadece İZSU’yun yavaş çalışmasından değil, ilgili kamu kurumlarının bir ortak çalışma sağlanamaması. Bizim bunu yapacak gücümüz var ancak tek şeye ihtiyacımız var bu da beraber çalışmak. Kiraz’da muhtarlarla toplantı yaptık. Bir muhtar arkadaşımız eskiden 10 metreden su çıkartırdık diyor ancak şuan 300 metreden su yok. Orada DSİ’nin 5 kuyusu var ancak sadece 3’üncen su alabiliyor. Bizim İZSU oalrak asıl sorumluluğumuz suyu tasarruflu kullanmaktır. Çünkü bütün kainat bir kuraklığa doğru yol alıyor. Asıl hep beraber kafa yormamız gerekne mesele bu sılajlıktan vazgeçilmesidir. Bugün 300 metrede su bulamıyorsunuz 5 yıl sonra 600 metreden bulamayacağız. Pandemi ve depremden sonra belkide bizi bekleyen en büyük felaket kuraklık” dedi.
Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ