site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Ağız ve diş sağlığı, yaşam kalitesini etkiliyor

Ağız ve diş sağlığı, yaşam kalitesini etkiliyor
27.11.2018
A+
A-

Diş hekimine gitme sıklığının yılda yüzde 1 bile olmadığı ülkemizde ağız ve diş sağlığı, en sık görülen sağlık sorunlarının başında yer alıyor

Ağız ve diş hastalıkları, tüm dünyada en sık görülen sağlık sorunları arasında yer alıyor. Erken doğum riski, kalp-damar hastalıkları ve diyabet gibi birçok sağlık sorununun ilerlemesine neden olan ağız ve diş sağlığı hastalıklarını önleyebilmek için koruyucu diş hekimliği önem kazanıyor. Koruyucu diş hekimliği ile hastalığın teşhis edildiği durumlarda zaman kaybetmeden tedaviye başlamak hastalığın gelişimini engelliyor. Ülkemizde diş hekimine gitme sıklığının oldukça düşük olması, diş ve diş eti dokularını ilgilendiren problemlerin ilerledikten sonra tespit edilmesine neden oluyor. Tedavi sürecindeki bu gecikme ise oluşabilecek sorunların büyümesine neden oluyor.

Dünya Diş Hekimliği Günü kapsamında ağız ve diş sağlığının önemine dikkat çeken Pierre Fabre İlaç Türkiye Genel Müdürü ve Ağız ve Diş Sağlığı Grubu Sorumlusu Dr. Hande Demirdere, “2011 yılında yayınlanan Birleşmiş Milletler Siyasi Deklarasyonu’na göre; kanser, solunum yolu hastalıkları, kardiyovasküler hastalıklar ve diyabet gibi bulaşıcı olmayan ancak yılda 36 milyon insanın ölümüne yol açan hastalıkların risk faktörleriyle ağız ve diş sağlığını etkileyen hastalıkların risk faktörlerinin benzer olduğu rapor edilmiştir. Bu sonuçlar ağız ve diş sağlığının, genel sağlığın korunmasındaki önemini belirtiyor. Türk Diş Hekimleri Birliği’nin 2017 yılında paylaştığı bilgilere göre; 35-44 yaş aralığındaki kadınların %58,8’inde, erkeklerin ise %70,9’unda yoğun diş taşı birikimi mevcut. 65-74 yaş arasındaki bireylerin %48’nde total dişsizlik söz konusu. 35-44 yaş aralığındaki yetişkin bireylerin %89,3’ünün en az 1 diş eksikliği olduğu görülüyor. Türkiye’de diş hekimine gitme sıklığı yılda 0,9 iken, Avrupa’da bu sayı, yılda 5 ziyarete kadar çıkmaktadır. Ülkemizde birçok sağlık sorununun ilerlemesine neden olan ağız ve diş sağlığı hastalıklarının önüne geçmek için diş hekimine düzenli gitme alışkanlığı ve uzmanlar tarafından önerilen doğru ürünü, düzenli olarak kullanmak çok önemli” dedi.

2011 Birleşmiş Milletler Siyasi Deklarasyonu’nda yapılan tespitlere bakıldığında, 5-17 yaş grubu çocukların %60`ında mevcut olan diş çürüğü ve diş eti problemlerinin “büyüme yetersizliğine” sebep olduğunu ifade eden Hande Demirdere, “İleri derecede diş eti rahatsızlığı, anne adaylarında 8 kat daha fazla erken doğum ve düşük ağırlıklı bebek yapma riskine neden oluyor. Diş ve diş eti hastalığı olan 39-69 yaş grubunda koroner kalp hastalığı görülme riski 3-7 kat daha fazla oluyor. Kötü ağız hijyenine sahip olan bireylerin kronik solunum sistemi hastalıklarına yakalanma riskinin 4-5 kat daha fazla olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle, vücudun genel sağlığından ayırmadan bir bütün olarak düşünerek, ağız ve diş sağlığına gereken önem verilmelidir.” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.