AKP iktidarının şu anki durumu tam bir acziyet ifade etmektedir. Kendi arzu ve isteği, BOP çıkarımları, İsrail’in vaat edilmiş toprakları gereği ve de ‘Yeni Osmanlıcılık’ hayaliyle girdiği bataklıktan çıkamamaktadır. Bataklık onu içine çekmekte ne yazık ki AKP iktidarı batmamak için çırpınmaktadır. Çırpınırken hala çözüm süreci diye bağırmakta, aynı zamanda bebek katilini elini uzatmasını beklemektedir.
Son olaylar göstermiştir ki, bugüne kadar askeri kışlasına hapsetmekle, polisin yetkilerini kısmakla, yargıyı kontrolü altına alıp mobil hale getirmekle, Türkiye bu noktaya gelmiştir. AKP’nin ileri demokrasi anlayışı, PKK karşısında devlet kurumlarının iğdiş edilmesi, Kürtçü hareketin illegal yollardan olduğu kadar legal yollardan da varlığını sürdürme hadisesi ve böylece bölgede yepyeni bir düzenlemenin yapılmasıdır.
AKP iktidarı şaşkınlığını üzerinden atamamışken, yardakçılarından, destekçilerinden doğru düzgün bir yorum beklenemez. Zaten onlar da, iktidar gibi hala duracakları yeri belirleyememişlerdir. Hala çözüm sürecinin kutsallığından söz ederken, olaylar nedeniyle az da olsa PKK’yı (haklılık payı vererek) eleştirmektedirler.
Bütün bu olayları örtbas etmek, PKK’nın cüretini, hadsizliğini, çapsızlığını, idraksizliğini kendi beceriksizliklerini, Cumhuriyet düşmanlıklarının ülkeyi ne hale getirdiğini kapatmak için AKP iktidarı komplo teorileri üretmeye başlamıştır. Evet, neymiş bütün bunlar paralelcilerin işiymiş, gezi olaylarının devamıymış, şuymuş buymuş…
Sanırsınız ki ülkeyi 12 yıldır AKP iktidarı yönetmiyor. Her dediklerini, istediklerini yasal hale getirenler onlar değil. MİT onların emri altında değil. Polis onların emrinde değil. Askeri ve hemen her kurumu denetimi altına alan AKP vesayeti yargıyı da ele geçirmeye çalışmaktadır. Ancak bütün bunlara rağmen onlara göre suçlu, muhalefettir, paraleledir, faiz lobileridir. Kendileri sütten çıkmış ak kaşıktır. Ey Türk milleti, inananlar, Allah diyenler görün artık. Görüntü sizi aldatmasın one minute de olduğu gibi. Zahirde ak olarak gördüğünüzün, batıni olarak kara olduğunu idrak etmenin faziletine erin. Bu içi-dışı bir olmayanların davranış biçimidir.
Ülkeyi Ortadoğu batağına sokan bu zihniyet mensupları, katil dediği Esad’la ailece gezilere çıkan, ortak toplantılar yapanlar değil miydi? Şimdi katille fotoğraf çektirenler kim diye soruyorlar. Kim olduğunu biz unutmadık, unutanlar da safın önde gidenidir.
Hasan Cemal son olayları değerlendirirken Diyarbakır’da gördüklerini yazmış. Adeta olanı biteni sempatikleştirmek ve PKK’yı haklı göstermek için elinden geleni yapmış. PKK’yı IŞİD’le eşitleyenlere çok kızıyorlarmış… Sanırsınız ki PKK dağda çiçek toplayan kızlardan oluşmuş bir demokratik STK örgütü. Kahpelikte üstüne çıkacak daha rastlanmamış bu çeteyi savunma pozisyonuna geçenler derdiniz ne, hizmetinizin Türk milletine olmadığı kesin de, peki hizmetiniz kime ya da kimlere?
Fikri Atılbaz