Kruvaziyer şokunda Demirtaş’tan ilk açıklama

İTO Başkanı, “Bu geçici bir durum. Şirketler İzmir’den vazgeçemez, biz de fuarlara katılarak, şirketlerle görüşerek sahada kalacağız, kruvaziyer turizmin peşini bırakmayacağız. Şu anda en büyük isteğimiz turizm sezonuna kadar güven ortamının sağlanması” diye konuştu.

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, son Sultanahmet Saldırısı başta olmak üzere terör olayları nedeniyle bazı şirketlerin Türkiye’ye kruvaziyer seferlerini iptal ettiklerini belirterek, “Ama bu elbette geçici bir durum. Şirketler İzmir’den vazgeçemez, biz de fuarlara katılarak, şirketlerle görüşerek sahada kalacağız, kruvaziyer turizmin peşini bırakmayacağız. Şu anda en büyük isteğimiz turizm sezonuna kadar güven ortamının sağlanması” diye konuştu.

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, turizmin çok hassas bir sektör olduğunu belirterek, turistlerin karar verme süreçlerinde güvenliğin de önemli etkenlerden birisi olduğunu söyledi. Türkiye’nin bulunduğu bölgede yaşanan çatışmalara karşın her zaman güvenilir bir ülke olarak bilindiğini ifade eden Demirtaş, “Ülkemizin doğusunda yaşanan olaylar da kruvaziyer turizmini bugüne kadar fazla etkilemedi. Ancak son olarak İstanbul Sultanahmet’te yaşanan terör saldırısı sonucu, gemi şirketlerinin ülkemizle ilgili bir çekincesi olmamasına karşın, yolcuların algısı ve iptal istemleri üzerine kruvaziyer gemilerinin bazılarının Türkiye’den çekilmesi ile karşı karşıyayız” dedi. Şirketlerin bir güvenlik endişesi olmamasına karşın turistlerin endişesi nedeniyle bu iptallerin yaşandığının altını çizen Demirtaş, “İzmir bu açıdan çok güvenli bir kent, hiçbir olumsuz olay yaşanmadı ama ülke bütün olarak algılanıyor. Resmi olarak sefer iptali kararını açıklayan, halen konumu değerlendiren ve 2016 yılı için sefer iptal düşünceleri olan şirketler var. MSC, Thomson, Crystal, Norwegian Cruise Line, Oceania Cruises, Regent Seven Seas cruises gibi yaklaşık 6 şirketin iptal kararı var, diğerleri de durumu değerlendirdiklerini ifade ediyor. Biz bu süreci Türkiye’de bulunan diğer limanlardan biraz daha önce yaşamaya başlamıştık. Costa şirketinin ilk imtinaları ve sefer azaltma yoluna girdiğinde görmüştük. 2016 yılı içinde MSC’nin de son iptallerinden sonra, mevcut durumda Yunan adaları turları olan şirketler ile toplamda 61 seferimiz var. Geçtiğimiz yılı 227 bin turist ile kapatmıştık, bu sene bir düşüş olacağı görülüyor” dedi.

MORALİMİZİ BOZMAYALIM

Kruvaziyer turizme sıfır noktasından başladıklarını hatırlatan Demirtaş, “Kruvaziyer turizmde 10 yılı geçen büyük bir emeğimiz var. Bu nedenle asla kruvaziyer turizmin peşini bırakmayız” dedi. Bu iptallerin moral bozmaması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, şöyle konuştu: “Biz, turizmle ilgili her konuda çalışmaya devam edeceğiz. Bugün şartlar böyle, ancak yarın değişecektir. Çünkü turizmde de başarı bir yolculuktur, uzun maratondur, varış noktasına ulaşıp bitmesi gerekmez. Pazarda kalmayı uygun bulan şirketler de var. Ama biz asla kruvaziyer turizmin peşini bırakmayız. Ocak ayında İtalya’nın Cenova kentinde Costa Crociere Şirketi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Neil Palomba ve Güzergah Planlama Yöneticisi Federico Bartoli ile görüşeceğim. 14-17 Mart 2016 tarihlerinde ise ABD’nin en büyük kruvaziyer fuarı Cruise Shipping Fort Lauderdale’e katılacağım. Bu görüşmelerde İzmir’e daha fazla gemi getirmek için çalışacağız. Şirketler de İzmir’den vazgeçemez.

Şu anda yaşadığımız süreç, 1992 yılında Körfez Savaşı, 2001 yılında İkiz Kuleler’de yaşanan durumdan farklı. O dönemde bölgemizi dolaylı olarak etkileyen olaylarla, etkin bir kriz yönetimi ile başa çıktık. Ancak bugün yaşananlar, direk olarak etkisini gösteriyor. Bizim şu an bizzat içinde bulunarak yaşadığımız süreçle, yabancı bir ülkenin haber kanalında ülkemizi izleyenlerin algıları farklı. Endişe ve belki de korku duyuyorlar. Fakat süreçlerin hem ticari, hem turistik hem de kültürel ilişkiler bakımından doğru yönetilmesi lazım. Tek beklentimiz turizm sezonu başlayana kadar ülkemizde huzurlu bir ortamın tesis edilmesi. Sadece kruvaziyer turizmi için değil tüm turizm türleri için çalışmaya devam edeceğiz. Bu yıl da 15 turizm fuarına katılacağız. Bu fuarlar destinasyon tanıtımı amaçlı fuarlar, bazıları da kongre turizmi, sağlık turizmi ve kültürel miras amaçlı fuarlar. Yani İzmir’de turizmin her türünü geliştirmek, kayıpları telafi etmek için var gücümüzle çalışacağız.”