site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

En Sevdiğim Hobim: Mesleğim

29.09.2020
A+
A-

İnsanlar sosyal medyada mutluymuş gibi yapmasalar ne olurdu? Biliyorum herkes dört dörtlük olmaya çalışarak farklı bir yaşam sürdürme gayesinde. Türkiye şartlarını göz önünde bulundurursak herkesin bir ”memur maaşı” sevdası var. Diğer yandan herkesin ” çalışma saatim az olsun ama maaşım çok olsun” yanı da var. Peki biz hangi yöne, nasıl ilerliyoruz?
İnsanlar bir şeyleri idealize ederken toz pembe bulutlarda koşturur dururlar. Oysa biraz ayakları yere basmalı insanın. En azından idealize ettiği şeyleri gerçekleştirebilmek için. Asgari ücret ile zor olan tek şey yaşamak değil, hayalleri gerçekleştirip yerine yenilerini inşaa etmekte zor. Ama burada unutulmaması gereken en önemli husus, insanın sevdiği işi yapması ve bundan keyif almasıdır. Herkes memur düzenine ayak uyduramaz. Herkes sağlıkçılar gibi nöbet tutamaz. Veya bir öğretmen kadar fedakar olamaz. İşte bu yüzden herkesin bir sınırı vardır. Biri ” ben öğretmen olamam, çocuklarla iyi anlaşamam” diyorsa bunu bahaneden değil, gerçekten yapamadığından söylüyordur. Veya biri ” ben doktor olamam, bütün hayatımı tıp fakültesine harcayamam” diyorsa burada art niyet yoktur. Gerçekler vardır. Çoğumuzun yaptığı şeydir, bilmeden yargılamak. Gerçekliğini sorgulamadan bir şeye doğru denilemez, yanlışta denilemediği gibi. Herkesin kendi yaşamına uygun doğrusu biriciktir. İnsanlar ne önyargı ile yaklaşıp saygısızlık boyutuna getirmelidir bu durumu ne de yok sayacak kadar küçük görmelidir. Birinin yaşantısı ve hayalleri memur olmak ise, bırakın onu memur olsun. Birinin hayalleri doktor olmak ise bırakın onu doktor olsun. Ya da birinin hayali sanatçı olmaksa bırakın onu sanatçı olsun. Biz her şeyden önde ” parayı” tuttuğumuz için, bugün mutsuz bireyleriz. Sevdiğimiz işi yapmadığımız için her gün söverek kalkıyoruz o yataktan. Evet bu zamanda maddi imkanlar önemli ama manevi boyutta sıkıntı büyükse, maddiyatın gram önemi kalmıyor.
Türkiye’de üniversite son sınıf öğrencisiyim. Geleceğimi düşündükçe kaygılanıyorum ve inanır mısınız bilmem ama uykularım bile kaçıyor çoğu akşam. Ama mutluyum bu bölümü okuyup ilerde sevdiğim mesleği yapabilme ihtimalimden. Bir yanım mutluluğu tutmuş bırakmıyor. Bir yanım ise ne olacak senin bu halin? Mezun olunca iş bulabilecek misin? Diye korkularıyla beraber. Yine de kendime her gün tekrar ediyorum: Kalbim korkularıyla cesur olabilmeli, diye. Çünkü sevdiğim iş, benim en sevdiğim hobim. Hem hobimi gerçekleştiriyor olmak hem de para kazanabilecek olmak büyük mutluluk…
Gönlümden gönlünüze çiçek çiçek sevgilerimle…
EDA ÇİVİCİ

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.