Cumhurbaşkanı olmasaydım Milli Eğitim Bakanı olmak isterdim sözünün altında yatan o derin anlamı bize bugün de gösteren Mustafa Kemal Atatürk’e sonsuz teşekkürler…
————————————————————-
Eylül ayına girdiğimize göre herkesin aklında ”eğitim nasıl olacak?” Soruları dönmeye başladı. İlkokuldan üniversiteye kadar tüm öğrencileri olumsuz etkileyen koronavirüs vakaları gün geçtikçe artmaya başladı. Açılması dört gözle beklenen okullar acaba açılmayacak mı? Yoksa hibrit sistem nasıl olur? Onlarca soru belirsiz şekilde bir köşede dururken , eğitimciler ne diyor? Veya bu işin aslı ne ona bakalım.
Üstün Dökmen çıktığı bir kanalda 2 yıl kadar eğitime ara verilmesinin gelecek için çok büyük hataları beraberinde getireceğini söyledi. Geriye dönüp baktığımızda eğitimin, bize verilmiş en büyük şans olduğunu görüyoruz. Eğitim, bir insanı sadece mesleğine uygun şekilde eğitmiyor. Aksine psikolojik,sosyolojik ve fiziken de eğitiyor. Etik kurallarına uygun yaşantıyı kabullenmemizi ve topluma kazandırılmayı amaçlayan bu eğitim sistemimizde sadece dersleri düşünmemek gerekir. İnsanlar gittikleri okulda arkadaş çevresi oluşturarak sosyalleşiyor ve paylaşım yapıyor. Bunun beraberinde, öğretmenlerden aldıkları dersler, meslek olarak ileriye götürdüğü gibi çoğu öğrencinin eksiklerini de kapatıyor. Yani yüz yüze eğitim birçok yönden avantaj sağlıyor. Lakin içinde bulunduğumuz belirsiz sürecin sağlığımızı etkilediğini es geçmemek gerekir. Neticede sağlıklı ruh ve beden, sağlıklı birer öğrenci olmamız için önemli. Bunun haricinde, sağlıklı düşünceler de sağlıklı koşullarda oluyor. Bugün her üniversite kendince aldığı kararda öğrencilerini düşünüyor ve önemsiyor. Ya da bir ortaokul müdürü, öğrencilerinin sağlıklarını her şeyden önde tutuyor. Çünkü sağlık her şeyden önce geliyor.
Virüsün yayılma hızı bu kadar artarken, bir öğrencinin koronavirüs olması belki yurdun belki okulun komple 14 gün karantinada kalmasına sebep oluyor. Böyle bir durumda eğitim ne kadar ehemmiyetli olsa da, sağlıklı koşullarda verildiği sürece güzeldir. Atatürk’ün dediği gibi ” Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.” Atatürk’ün eğitime verdiği önem, gelecek nesillerin refah içinde yaşamalarını, mutlulukla işlerini yapmalarını sağlıyor. Sağlıktan sonra gelen en önemli şeyin eğitim olduğunu ve eğitimin insanları birleştirdiğini unutmamak gerekiyor. Yüz yüze olsa iyi olur lakin tüm şartları zorlayarak online eğitim olması da, eğitimsizlikten daha iyidir diye düşünüyorum.
Cumhurbaşkanı olmasaydım Milli Eğitim Bakanı olmak isterdim sözünün altında yatan o derin anlamı bize bugün de gösteren Mustafa Kemal Atatürk’e sonsuz teşekkürler…
Gönlümden gönlünüze çiçek çiçek sevgilerimle.
Eda Çivici