Ege Saati bu hafta Başkan Sengel’i konuk etti

Ege Saati Medya Grubu’nun TELE 1’de yayınlanan programının bu haftaki konuğu Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel oldu.

TELE 1’de her cumartesi Eda Eren’in sunumuyla ekranlara gelen Ege Saati programının bu haftaki konuğu Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel oldu. Sengel, pandemi döneminde belediyenin yapmış olduğu çalışmalar, ihtiyaç sahipleri için hazırlanan projeler, Efes Tarlası Yaşam Köyü ve ilçeye yapılmak istenen JES projesine karşı bölge halkının direnişi gibi konularda açıklamalar yaptı.

Ne kadar tarih kokan bir yerde görev üstlendiniz. Meryem Ana’sıyla, Şirince’siyle, Artemis Tapınağı’yla, Efes Antik Kenti’yle çok özel bir yer. Peki tüm bunlar pandemiyle nasıl mücadele etti?

Pandemi nedeniyle ciddi anlamda zorluk yaşadık. Efes Selçuk iki tane kolona dayanır. Bunlardan bir tanesi tarım, diğeri de turizmdir. Koronavirüsle birlikte turizm sektörü ciddi bir yara aldı. Acente bağlantılarının artık olmaması, turistlerin artık gelmemesi hem ülke içerisinde, hem de uluslararası düzeyde turizmin ortadan kalkması nedeniyle büyük yara aldı. Esnaf ve belediyemiz de büyük yara aldı.

Normalde Efes Antik Kenti’ni ziyarete yılda 2,5 milyon turist gelir. Ancak bu pandemi sebebiyle turizm yara alınca hepimiz sekteye uğradık.

Pandemi döneminde nasıl hizmetler sergilediniz? En çok nelere önem verdiniz?
En fazla önem verdiğimiz şey, insanların sağlıklı ve ekonomik gıdaya ulaşmasıydı. İyi beslenmiyorsanız direnciniz düşüyor, bağışıklığınızda birçok problemler ortaya çıkıyor. İnsanların çok daha rahat bir şekilde gıdaya ulaşabilmeleri için halden sebzeyi, meyveyi uygun fiyata aldık. Aldığımızı da aldığımız fiyatla halkla buluşturduk.

Pandemi noktasında bakarsanız daha önce hiç yaşanmamış bir şeyi yaşadık. Hızlandırılmış kriz belediyeciliğine nail olduk. Ciddi olarak halkın en rahat ulaşabileceği, aidiyet duygusunu yaşadığı tek kurum belediyeler. Belediyelerin ne kadar önemli olduğu koronavirüsle anlaşıldı. Şöyle de bir gerçek var ki, CHP’li belediyelerin de koronavirüsle mücadeleleri konusunda ciddi emekleri ve yadsınamayacak çözüm önerileri oldu.

Bir kadın olarak bu mücadelede zorluk yaşıyor musunuz?
Aslında ben hiç yaşamadım. Hayatın içerisinde nasılsam Belediye Başkanlığı’nı da o şekilde yapıyorum. Müthiş bir ilçede yaşıyorum. Çünkü onların kızıyım. “Bizim kız” sloganıyla çıktım ve bu sloganı çıkaran ben değilim. Sokaktaki amcalar, abilerimiz, ablalarımız çıkardılar. Ben onlardan birisiyim ve öyle de devam ediyorum. Kendinizi insan olarak ortaya koyuyorsanız, ne hissettiğinizi karşı tarafa hissettirebiliyorsanız ve karşı tarafın ne hissettiğini içselleştirebiliyorsanız zaten insansınızdır, kadın erkek diye bir ayırıma gerek yok.

Projeleriniz arasında benim bildiğim kısaca SELBİM İletişim Hattı, Efeslim Kart, İftar kartları gibi çalışmalarınız var. Bunlardan kısaca bahsedebilir misiniz?
Göreve gelir gelmez yaptığımız ilk iş SELBİM’i kurmaktı. Çünkü insanların birçok problemleri oluyor, şikayetleri, önerileri ve istekleri oluyor. Bizim bunlara geri dönüş sağlayabilir bir pozisyona gelmemiz gerekiyordu. Bir insanla iletişim kurmanın en güzel yöntemi geri dönüşü sağlayabilmek. Akıl akıldan üstündür bazen bizim akıl edemediğimiz şeyi, halktan talep edenler olabiliyor. O yüzden SELBİM bizi besleyen bir şey aslında.

Bununla bağlantılı olarak Efeslim Kart’ı da önemsiyoruz. Efeslim Kart’la Türkiye Şehir Ödülleri’ni aldık 2020 yılında. Her belediyede Halk Kart var. Maddi yardıma ihtiyacı olan kişilere kart dağıtılır ve içerisine belli bir bedel yüklenilir. Efeslim Kart da öyle gibi görünse de altında başka başlıklar var. Aynı anda tek bir kartla bir aidiyet duygusunu oluşturuyoruz. İkincisi kentli hem kendine, hem kentine, hem de kentindeki öğrencisine bakıyor. Biz ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza her ay belli bir bedel yüklüyoruz. Onlar da ihtiyaçlarını gidip anlaşmalı esnaflarımızdan alıyor. Öteki taraftan eğer ihtiyacınız yoksa yine kart sahibi olabiliyorsunuz. Siz de evinizdeki o evsel atıkları ayrıştırıyorsunuz. Kağıtlar bir tarafa, plastikler bir tarafa, camlar bir tarafa. Sonra biz onları sizden teslim alıyoruz ve aldıklarımızı tartıp, karılığında size para puan yüklüyoruz. O para puanları istiyorsanız harcıyorsunuz. İstemiyorsanız diyorsunuz ki bize “Size muvafakat veriyorum. Para puanlarımı Efes Selçuk’taki öğrencilerimizin eğitimine harcayabilirsiniz.” Biz de o muvafakatla birlikte en ücra köşedeki çocuklarımızı bile merkeze taşıdık. Onların taşıma bedellerini ödüyoruz. Çocuklara verdiğimiz özel derslerin bedellerini ödüyoruz. İhtiyaçlarını karşılıyoruz.