Yerel seçimlerin ardından Selçuk’ta belediye başkanlığı koltuğuna oturan AK Partili Zeynel Bakıcı önemli açıklamalarda bulundu. Tutucu bir insan olmadığını belirten Bakıcı, “Şarap da içerim rakı da. Hatta bunlardan keyif alırım. Turizm bölgesinde belediye başkanıyım. İçkiye karşı değilim” dedi. Büyükşehir ile ‘CHP’li belediyelerden daha çok uyumlu’ anlayış ile çalışacağını ifade eden Bakıcı, “Hakkımda ‘şu kadar işçi çıkarttı’ dediler. Kimsenin işine son vermedim. Personel başkanın adamı değildir. Yıllardır devam eden anlayışı yıkacağım” dedi.
Yerel seçimde AK Parti ile CHP arasında büyük rekabetin yaşandığı ilçelerin en başında gelen Selçuk’ta ipi göğüsleyen isim olan AK Partili Belediye Başkanı Yrd. Doç. Dr. Zeynel Bakıcı çarpıcı açıklamalarda bulundu. Uzun yıllar İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZSU’da yöneticilik yaptıktan sonra 9 Eylül Üniversitesi Üniversitesi’nde öğretim üyeliği görevini yerine getiren Bakıcı, ikinci kez talip olduktan sonra geldiği görevdeki zorlukları anlattı. Radyo Pause’de yayınlanan “Fatih Yapar’la Neler Oluyor” programına konuk olan Bakıcı, belediyecilik anlayışını, projeleri ve hayata bakışını anlattı.
Efes Artik Kenti, Meryemana Evi ve Kilisesi, Artemis Tapınağı, Yedi Uyuyanlar, İsa Bey Camii ve Şirince Köyü gibi tarihi ve kültürel birçok değeri bünyesinde bulunduran Selçuk ilçesinin turizm potansiyeli hakkında konuşan Başkan Bakıcı, ilçeyi 24 saat yaşayan bir seviyeye getireceklerini belirtti. Üniversite ve iş dünyası ile birlikte turizmin gelişmesi için çabalayacaklarını anlatan Bakıcı, işsizlik sorununun da sıfıra inmesi için projelerinin olduğunu açıkladı. Her yıl yüzbinlerce yerli ve yabancı turistin uğrak yeri olan Şirince Köyü’ndeki şarapçılık faaliyeti ve köy hakkında da bilgi veren Bakıcı, “AK Partili belediye içkiyi yasaklayacak” anlayışının hakim kılınmak istendiğini söyledi.
Böyle bir şeyin asla mümkün olmayacağını ifade eden Başkan Bakıcı, “Birisi ‘bu İzmir’in AK Partilileri de bir başka oluyor’ demişti. Ben açıkçası şarap da içiyorum rakı da… Bundan da büyük bir keyif alıyorum. Neden içmeyeyim ki? Bundan yana da bir sıkıntım asla yok. Bu durumu da kabul etmek zorundayız. Ben neysem oyum. Bunu değiştirmeye gerek yok. Aynı zamanda inançlı bir insanım. Doğan ve güzel olan da budur. Bunu iyi bir şekilde yapabiliyorsan, kimseye zarar vermiyorsan bir sıkıntısının olduğunu da düşünmüyorum. Biz neysek oyuz. Orada ‘AK Partili belediyeler geldiğinde içkiyi yasaklayacaktır, yaşama müdahale edecektir’ diye bir algı var. Bu algının yanlış olduğunu düşünüyorum. Ben o düşüncede olan bir insan değilim. İzmir’de aynı partiden altı belediye başkanı arkadaşım var. Hiçbirisinin de bu yönde hareket edeceğini de düşünmüyorum. Biz insanların yaşamına saygı duyan insanlarız. Herkesin özgür olması lazım. Tabi ki özgürlüğün de sınırlarının hepimiz tarafından bilindiğinin de bilincindeyiz. Başkasını rahatsız etmeyeceksin, toplumsal kurallara uyacaksın. Bizim açımızdan asla dayatma olmaz. Özellikle turizm alanlarında daha dikkatli davranmak zorundayız. Selçuk daha yaşanabilir bir kent olacak. Turizm böylece canlı hale gelecek” dedi.
YENİ İMAR PLANI GELİYOR
Başkan Bakıcı Şirince Köyü’nde özel çalışma yapacaklarını da açıkladı. Köye ulaşımda kullanılan tek yolun dar ve engebeli olduğunu belirten Bakıcı, “Yeni alternatif bir yolun çalışmasını İl Özel İdaresi başlatmıştı. Biz hızlı bir şekilde 
DAHA ÇOK FARK BEKLİYORDUM
Selçuk’ta belediye başkanlığı koltuğuna oturmasında doğal, içten ve samimi davranmasının etkili olduğunu ifade eden Bakıcı, yapmacık hareketlerden kaçındığını söyledi. Bakıcı, “Halkımıza samimi, sevgi ve hoşgörü içinde yaklaşıyoruz. Dürüst, ahlaklı, adaletli olmak zorundayız. Bunları sözde değil icraatta bunu yapacaksınız. Yalandan mümkün mertebe kaçıyorum. Bunun güçlükleri var. Dürüstlüğün yüksek maliyeti olduğunu biliyorum. Hayatta bu maliyete katlandım ama kazanan hep ben oldum. Kısa vadeli düşünmemek gerekiyor. Ne ekerseniz onu biçerseniz. İnsanlar sizi tanıyacak, görecek ve bilecekler. Dostluklar, arkadaşlıklar bir anda oluşmaz. 2009 yılında seçimi kaybetmedim. Meseleye böyle bakmamı halk bana söyledi. Benim için ‘gönüllerin başkanı’ demişlerdi. Çok yüksek düzeyde oya ulaştım. Yaptığım iş doğruydu. İnsanlar bana inandı. Beş yılı sağlıklı geçirdim. Geçen seçimde 400-500 oy fark yerine binlerce fark olsaydı bu işe tekrar kalkışmazdım. Son seçimde 13 oy farkla seçimi kazandım. Aslında bu durum beni rahatsız etti. Tabi ki seçimi etkileyen koşullar ve faktörler vardı. Daha yüksek ve iyi bir oy oranı bekliyordum. Hepimiz ayrıca halkın iradesine saygı duymamız gerekiyor. Seçim sürecinde çeşitli spekülasyonlar yapıldı. Hakime, adalete güvenmek zorundayız. İtiraz edebilirsiniz ama meşru hakkı gayrimeşru yolla ifade ederseniz yanlış olur. Çıkıp ‘yıkalım, kıralım, eylem yapalım’ derseniz olmaz. İnsanları provoke etmek, galeyana getirmek iyi olmaz. İnsan belediye başkanı olmayabilir de. Belediye başkanı olmayacağınızı da kabul etmeniz gerekiyor” dedi.
TEHDİT, BASKI VE ZULÜM VARDI
Selçuk’ta yeni yerel yönetim anlayışı ile birlikte siyaset yapma biçimini de değiştirecekleri ifade eden Bakıcı, ötekileştirme, dışlama ve kenara atma gibi kavramların ilçede geçerli olmayacağını söyledi. Bakıcı, “Siyaseti gerilim unsuru olarak görüp çalışanlar vardı. Bu terk edilmelidir. Farklı düşünceler olabilir. Kimseye ‘ille de benim gibi düşüneceksin, benden olmayan bertaraf olsun’ diyemezsiniz. Selçuk’ta yapılan budur. Ya bendensin benden değilsen 
KARA KARA DÜŞÜNÜYORUM
Belediyenin mali durumunun bozuk olduğunu da ifade eden Bakıcı, geçtiğimiz günlerde ortaya atılan “500 işçinin görevine son verdi” açıklamalarının gerçek olmadığını söyledi. Bakıcı, “Belediyenin 16 milyon TL civarında ciddi bir borcu var. Yıllık tahsilatımız 35-36 milyon TL. Bir yılda personele 15 milyon TL maaş ödüyoruz. Gelirinizin yarısına yakını personele gidiyor. Bu zamana kadar personel ile gelir arasındaki denge sağlanmamış. Yatırımın önüne engel olunmuş. Yasa ‘personel giderleri yıllık tahsilatın yüzde 30’unu aşamaz’ diyor. Bizde bu durum yüzde 36 oranına ulaşmış. Aksi halde zimmet çıkar. Bu durum eski belediye başkanını da ilgilendiriyor. Bizim işimiz üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Yoksa yetkinin bana geçtiği anlayışı ile hırpalama, cezalandırmaya gitmem. Gerekli hukuki işlemleri zaten başlattık. Geriye dönük soruşturma, müfettiş talebi işlemi yapabilirim ama ben art niyetli değilim. Yanlış adımların elbette hesabı sorulacaktır. Bu kişiyi köşeye sıkıştırmak ve hırpalamak anlayışı ile yapılmamalıdır. Rakibim de olsa bunu yapmam. Belediyede görev süreleri bitecek olan işçilerimiz var. Doğrudan temin yöntemi ile işe alınan 11 kişi bulunuyor. 30 Nisan’da görevleri bitiyor. Ben şimdi kara kara düşünüyorum. İşten işçi çıkartmak istemiyorum” dedi.
YANDAŞLIK YAPMAM, ADALETLİ DAVRANIRIM
Kurumda çalışanların başkana değil kuruma biat etmek gibi bir zorunluluğunun olduğunu belirten Bakıcı, “Herkes kuruma çalıştığını bilir. Çalışanlar belediye başkanına değil belediyeye çalışıyor. Onların maaşlarını cebimden vermiyorum. Çalışan başkanın etkisinde kalmamalıdır. Bir müdür, memur ‘bu işlem şöyle olsun’ diyorsa ciddiye alırım. Yanlış yönlendirmeyi zaten anlarım. Personel benimle tartışabilmelidir. Belediyede ‘tüm işleri ben yaparım’ diye bir anlayış olmayacak. Eski belediye başkanı döneminde uygulanan ilginç sistemler var. Mesele belediyeye gelen vatandaş dilekçeleri bir araya getirilip toplandıktan sonra başkanın önüne getiriliyormuş. Başkan hangisini uygun görürse onu ilgili birime sevk ediyormuş. Öyle şey olur mu? Siz kalkıp da imar ile ilgili konuda mimar, mühendis gibi bilemezsiniz. Siz takip eden, idareci olursunuz. Yetki devri yapmak zorundasınız. Herkes çalışırsa sorumluluk da alır. İmar durum belgesi niye belediye başkanının onayına gider anlamam. Belediye başkanlığı koltuğuna oturduğumda enteresan şeylerle karşılaştım. Başkan bütün yetkileri kendisinde toplamış. Bir gün oturuyorum mali işlerden sorumlu kişi geldi ve ödeme tablosunu önüme koyarak ‘kime ödeme yapalım’ dedi. Ben de şaşırdım. En gecikmiş olan hangisi ile en erken ödemeyi ona yaparsın. Adalet, hukuk, sistem vardır. Başkan ‘şuna yapma, buna ödeme yap’ derse yandaşlık yapmış olur. Kurumda iş öyle yürümez. Vatandaş ‘belediyede kayırmacılık var’ diyor. Siz vatandaş olarak ayrıcalık istiyorsanız başkana yakın olmanız gerekiyor. Belediyede bu sistem yıllarca uygulanmış. Hepsi ortadan kalkacak” diye konuştu.
BÜYÜKŞEHİR İLE UYUMLU ÇALIŞACAĞIM
Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratik yapılanmasını iyi bildiğini ifade eden Bakıcı, ‘uyumlu çalışma’ ilkesine vurgu yaptı. Bakıcı, “Büyükşehir CHP’li, biz ise AK Partili olabiliriz. Bu birlikte çalışmayacağımız anlamına gelmiyor. Ben Büyükşehir ile çok daha uyumlu çalışacağım. Binali Bey seçilseydi daha mutlu olacaktık ama sonuç budur. İddia ediyorum bir CHP’li belediyeden daha uyumlu ve verimli çalışacağız. Büyükşehir’in görevleri var. Bizim de üste karşı sorumluluklarımız var. Bazı maddeler hiyerarşik ilişkimiz olmamasına rağmen Büyükşehir’i amir konumuna getiriyor. Hakkıyla görevinizi yaparsanız ilişkiniz de sağlıklı olur. Büyükşehir’den yararlanmak varken niye kavga edelim. Biz asla kavga etmeyeceğiz. Uzlaşı kültüründen yanayım. Kendi fikrim ile hareket edemem. Benim hissiyatımdan çok halkın düşündüğü önemlidir. Belediye başkanı sorumluluk taşımalıdır. Bir kurumu yöneten olarak bilinçli ve sorumlu olmalıyım” dedi.
SELÇUK-EFES ÜNİVERSİTESİ
Selçuk’un üniversite kenti olması için yeni dönemde çalışmalar yapacaklarını ifade eden Bakıcı, “Üniversite hocalığı çok onurlu bir meslek. Ben bunu yıllarca yaptım. Selçuk’ta bizim bir hedefimiz var. Oda Selçuk-Efes Üniversitesi’dir. Biz bunu yapacağız. Bu irade, aldığımız sözler ve çalışmalar var. Göreve geldiğimde beni ilk tebrik edenlerin başında Türk Hava Kurumu Üniversitesi ve 9 Eylül Üniversitesi Rektörleri geldi. Selçuk’ta Türk Hava Kurumu’nun üniversitesinin kampüs haline gelmesini istiyoruz. Ayrıca, 9 Eylül Üniversitesi’nin meslek yüksekokulunu daha da genişletmeye çalışıyoruz. Hedefimiz iki fakülte, iki yüksekokuldur. 9 Eylül Üniversitesi’nin içinden Celal Bayar, Adnan Menderes, Pamukkale, Muğla Üniversiteleri çıktı. Bir yenisi daha eklenecek. İlçemizin eğitim alanında ciddi atılım yapmasını istiyoruz. Selçuk’un önü açıktır. Hak ettiği noktaya planlı halde gelecektir” diye konuştu.
SİT ALANLARI DÜZENLENMELİ
Bakıcı, ilçede geniş alanlara yayılan SİT alanlarının daraltılması için çalışma yapacaklarını söyledi. Kentin SİT nedeniyle gelişemediğini anlatan Bakıcı, “SİT’in kaldırılması ile ilgili beklenti var. Mutlak anlamda kaldıramayız ama alanların tekrar gözden geçirmesi gerekiyor. Bakanlıkların yeniden düzenleme yapması lazım. Selçuk’un menfaatine ne varsa yapılacaktır. SİT alanları çok büyük. Bunları daraltmalı ve derecelerini düşürmeliyiz. İnsanın kullanımına açacağız. Koruyarak geliştirecek bir düzenleme yapacağız” açıklamasında bulundu.
Kaynak: egedesonsoz.com