site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Türk ve Atatürk Kelimelerinin Geçmediği 30 Ağustos Hutbesi

Türk ve Atatürk Kelimelerinin Geçmediği 30 Ağustos Hutbesi
02.09.2013
A+
A-

fikri-atilbaz2Mustafa Kemal Paşa Anadolu’yu düşman istilasından kurtarmak için bir yandan son sürat savaşırken, bir yandan da Londra ve Paris’te Bakanları vasıtasıyla ziyaretler gerçekleştiriyor, savaşı durdurmanın yollarını arıyordu. İngiltere, Fransa ve İtalya Türk Hükümetinin Bakanlarına yeni öneriler sundular. TBMM Hükümeti öncelikle Yunan Ordusunun Anadolu’yu tahliye etmesi fikrinde diretince anlaşma sağlanamadı.
Temmuz ayında İçişleri Bakanı Fethi Bey (Okyar) Paris ve Londra’yı ziyaret etti. Bu görüşmelerden bir sonuç alınamaması üzerine Türk hükümeti barış yolunun kapalı olduğuna hükmederek taarruz kararı aldı. Fethi Bey Ankara’ya 14 Ağustos’ta yolladığı raporda “Milli gayenin sağlanması, ancak askeri faaliyetlerle kabil olabilecektir” görüşünü bildirdi.
Zaten gizliden gizliye Büyük taarruz hazırlıklarını yapmakta olan Mustafa Kemal Paşa, gelen bu haber üzerine artık anlaşmalarla bir yere varılamayacağının bilincinde olarak, Ordu’daki gerekli düzenlemeleri yapmaya devam etti. Ve 26 Ağustos sabahı aşırı sisten dolayı bir saatlik gecikmeyle taarruz başladı. Yunan Ordusu her ne kadar bu taarruza hazır olsa da çok direnmesine rağmen karşı koyamadı ve darmadağın oldu.
***
Meydan savaşından sonra, çevreyi gezen Mustafa Kemal Paşa, düşmanın ağır yenilgisini, savaş alanında bıraktığı silah, cephane ve savaş malzemesini, ölülerini, sürü sürü esirin kafilelerle geriye götürülmesini gördükten sonra çok duygulanmış ve yanındakilere, “Bu manzara insanlık için utanç vericidir. Ama biz burada vatanımızı savunuyoruz. Sorumluluk bize ait değildir” demiştir.
30 Ağustos günü tama manasıyla Yunan Ordusu Dumlupınar bölgesinde uğradığı hezimetle kaçmak zorunda kalmış, bunun üzerine Başkomutan Mustafa Kemal Paşa Ordulara ünlü emrini vermiştir; “Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!”
Böylece Süvari Birliklerimiz düşmanın peşine düşmüş yakaladığı yerde etkisiz hale getirmiştir. Bu emirle birlikte İzmir’e ilerleyen Türk Ordusu 1 eylül’de Uşak’ı, 2 Eylül’de Eskişehir’i, 6 Eylül’de Balıkesir ve Bilecik’i, 7Eylül’de Aydın’ı, 8 Eylül’de Manisa’yı geri aldı ve 9 Eylül’de İzmir’e girdi, normal yollarla Anadolu’yu terk etmek istemeyen işgalci Yunan Ordusunu denize dökerek Anadolu’dan attı.
***
Evet bu tarihi bilgilerimizi tazeledikten sonra, 30 Ağustos Cuma günü camilerimizde verilen Cuma Hutbesinin konusu da İzmir için konuşuyorum, Zaferler Allahtan’dır başlığı taşıyordu. “26 Ağustos 1071 tarihinde Anadolu’nun kapılarını İslam’a açan Malazgirt Meydan Muharebesini, 30 Ağustos 1922 tarihinde Anadolu’nun kapılarını düşmanlarına kapatan Başkomutanlık Meydan Muharebesini ve diğer zaferlerimizi hatırlarız.” diyerek Türklüğü her zaman olduğu gibi hiç anmamış ve işin en kötüsü Hutbe içinde bir kez bile olsun Mustafa Kemal Atatürk’ün adı geçmemiştir.
Baylar siz kabul etseniz de etmeseniz de 1071 Malazgirt Anadolu’ya Türk mührünün vurulduğu tarihtir. Yine siz kabul etseniz de etmeseniz de 30 Ağustos 1922 Başkomutanlık Meydan Muharebesini planlayan, zafere dönüşmesini sağlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.
***
O büyük, seçilmiş insanın komutasında bu büyük taarruz gerçekleşmiştir. “Evet, Müslümanlar son iki asırdır zaferlere susamıştır.” diyerek Türklüğü yok sayan bu zihniyet aslında Büyük Taarruzu da zafer olarak görmediğini ortaya koymuştur. Oysa Büyük Taarruz yaklaşık 200 yıldan beri Türk Ordusunun zaferiyle sonuçlanan tarruz savaşıdır. Gerek Çanakkale, gerekse Sakarya savunma olarak geçmiş, düşmana geçit vermeyen zaferlerimizdir. Ancak Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle düşman orduları tamamen yok edilmiş, düşmanın peşinden gidilmiş, yaklaşık 150 bin kilometrelik alan düşmandan temizlenip yeniden bu topraklara Türk bayrağı dikilmiştir.
Kendi tarihine bu kadar düşman, 26 ve 30 Ağustos gibi şanlı bir tarihi anımsarken, Türklüğü yok sayan, Atatürk’ün adını ağzına almaktan imtina eden ve zafer olarak görmeyen zihniyeti esefle kınıyorum.
bu vesileyle vatanımız istila eden düşmanı kovalayarak denize döken ve bize bize vatan bırakan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Fevzi Paşa, Nurettin Paşa, İzzet Paşalarla birlikte, Kurtuluş Savaşının tüm komutanlarını ve canını, malını tüm varlığını ortaya koyarak şahadet mertebesine ulaşan Mehmetçiklerimizi ve uğurda gönüllü olarak savaşan tüm ecdadımızı rahmetle, şükranla, minnetle anıyorum. Allah onlardan milyonlarca kez razı olsun.
Sağlıcakla kalın!
Fikri Atılbaz

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.