site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site okul selçuk izmir

Sistemi Değiştirmediğiniz Takdirde Çözüm Yok

Sistemi Değiştirmediğiniz Takdirde Çözüm Yok
11.11.2013
A+
A-

hasanuysal-fotograf

CHP Selçuk Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Uysal, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Adaylık sürecini ve sistem konusunda değerlendirme yapan Uysal, “Partim veya partililerim bana ve çalışma arkadaşlarıma bu görevi layık görürse, çalışma arkadaşlarımla birlikte Selçuklu hemşerilerime layık olacağımıza inanıyoruz” dedi.

Her seçim döneminde konuyla ilgisi olsun olmasın belediye başkanı veya meclis üyesi olmak için bugün olduğu gibi büyük bir yarış, büyük bir çaba olduğunu belirten Uysal, “Bu olağanüstü aday olma çabası, bunca enerji, zaman ve kaynak kullanımı gerçekten bu birikmiş sorunlara fedakarlıkla çözüm bulma arayışından mı kaynaklanıyor? Yoksa başka bir şey mi? Keşke bu soruya rahatlıkla “evet” diyebilsek. Diyemiyoruz çünkü son yıllarda siyasetin çıkar çevreleri tarafından giderek daha da kirlenmesi, parayla yapılan bir iş haline gelmesi, bu işe koyulanların çoğunu, hizmet getirecek yerine , daha çok paylaşılması gereken ganimet gibi görmelerine yol açıyor. O yüzden buralara seçilebilmek için trilyonlar harcanıyor. Bu da siyaseti kirletiyor. Parayla yapılan bir iş haline getiriyor. Sonuçta parası olmayan siyaset yapamaz ilkesini yaratıyor. Katılımcılık ilkesini zedeliyor ve siyaset yapacak birikimli, yetişmiş ama zengin olamayan kesimleri bu yarışın  oyunun dışına itiyor. Böyle olunca, (istisnalar hariç) birçok seçilen bir süre sonra gelinen yere hizmet etmekten ziyade kentlerde ortaya çıkan rantları kendi (veya çevresi, veya partisinin) çıkarı doğrultusunda yönetmek ve bunlardan yararlanmak istiyor. Elbette istisnalar var ama maalesef istisnalar kaideyi bozmuyor. Bu yüzden en başta ülkemizde seçim ve siyasi partiler yasasını değiştirmek ve yeni bir zihniyetle yeni bir sistemle gerçek bir demokrasi kültürü inşa etmek zorundayız. Tabi bu tablo karşısında. Halkımızda haklı olarak   bu cenderede kendi çıkarını ön planda tutuyor, ister istemez “kirleniyor.” Su kirlenince ondan alınan numune de kirli olmak durumunda. Bu konu bir eğitim ve denetim meselesi. Belediye başkanı ya da meclis üyesi olmak isteyenler öncelikle kendi kendilerini gözden geçirmeli, “İlçemizi yönetmeye talip bu arkadaşlarımız, bu hedefleri gerçekleştirmek için hangi projelere sahip ve daha önemlisi bu projeleri hangi kadroyla hayata geçirecek?” Bunları sorgulamalı. Maalesef günümüzde bunların sorgulanmasından  ziyade “bana yakın mı, değil mi?” ona bakılıyor.
Nitekim halk “bal tutan parmağını yalar” diyor, hatta daha ileri giderek “yiyor ama iş yapıyor” gibi gayrı ahlaki empretifleri bile ileri sürebiliyor. Bu da sitemde affedersiniz ama ‘benim hırsızım iyi seninki kötü’ mantalitesini öne çıkarıyor, çürümüşlüğün boyutlarını gösteriyor. O nedenle sistemi değiştirmediğiniz  taktirde çözüm yok. Bu nedenle bu işin bizler için, ilçemiz için ilk çözüm yolu kent konseyinin oluşumudur. Evet biz ekibimizle birlikte eğer göreve gelirsek. İlk yapacağımız iş kent konseyinin kurulması olacak” dedi.

HABER: NİLÜFER ÖZTÜRK SİLAY

YORUMLAR
  1. selcuklu dedi ki:

    ya adama sorarlar meclis üyesiyken elini kolunu kaldırıp indirmekten başka ne yaptın ne katkı koydun selçuk için bize bunlardan bahsette neler yapabileceğini bilelim sayın uysal.