site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site rehber selçuk izmir

İzmir’de virüse karşı sivil toplumdan 12 maddelik acil eylem planı!

İzmir’de virüse karşı sivil toplumdan 12 maddelik acil eylem planı!
20.03.2020
A+
A-

İzmir’de bulunan sivil toplum kuruluşları yayınladıkları 12 maddelik deklarasyonda koronavirüs salgınını önlemek için önerilerini sundu.

Çin’de başlayan ve yayılarak tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sebebiyle Türkiye’de 4 kişi hayatını kaybetti. Ülke genelinde teyakkuz halinde virüsle mücadele ederken İzmir’de bulunan sivil toplum örgütleri de harekete geçtik. STK’lar yayınladıkları 12 maddelik deklarasyon ile önerilerini sıraladı.

İzmir Tabip Odası, DİSK Ege Bölge Temsilciliği, İzmir Barosu, KESK İzmir Şubeler Platformu, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:

“Artık bir kitle imha silahı gibi işlev gören koronavirüs, tüm dünyayı etkisi altına almış durumda. Dünya genelinde farklı ülkelerde yaşananlara baktığımızda konunun belirsizliğini koruduğunu görebiliriz. Bu süreçte ülkemizde şimdiye kadar yaşananlara baktığımızda ise sürecin doğru yürütüldüğüne ve yeterli önlem alındığına dair kaygılarımız artmaktadır.

Çin’de ve ardından İran’da başlayan salgın krizinin hemen başında bu ülkelerle irtibatın kesilmemesi, umreye gideceklere izin verilmesi ve dönüşlerinde kesin bir karantina uygulaması yapılamaması, enfekte olan hasta sayılarının şeffaf olarak toplumla paylaşılamaması, zaten yerlerde sürünmekte olan hükümete yönelik güveni iyice yok etmiştir.

Hükümetin verdiği bilgilere güvenmeyen halk, doğru bilgi almak için sosyal medyaya yüklendiğinde konu daha da karışık hale gelmiş; yanlış, kasıtlı, teyit edilmiş bilgiler ortamı kaosa sürüklemiş, vatandaşın panik yapmasına neden olmuştur.

Cumhurbaşkanı’nın son yaptığı açıklamalar toplumda güveni tesis etmemiş, tam tersine sadece sermayeye güven veren, çalışanı, işsizi, esnafı, kriz mağdurlarını, yoksulu yok sayan bu tedbirler devlete olan güvene de son noktayı koymuştur.

YAŞANAN KAPİTALİZMİN KRİZİDİR
Yaşananlar açıkça göstermektedir ki, bu kriz aslında kapitalizmin krizidir. Bu krizden ancak toplumsal dayanışmayı yükselterek en az hasarla çıkabiliriz.

Bu bağlamda yapılabileceklere ilişkin önerilerimizi kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz:

-Bu süreçte görülmüştür ki; bilime, eğitime ve sağlığa daha fazla değer verilmelidir.

-Bugünlerde kısıtlı imkânlarla, canla başla çalışan sağlık çalışanlarına özellikle çok teşekkür ediyoruz ve onların daha güvende görev yapabilmeleri, morallerinin yüksek tutulması için her türlü imkânın öncelikle seferber edilmesini talep ediyoruz.

-Ülke acilen karantina altına alınmalı, çalışanlara ücretli izin verilmelidir.

-60 yaş ve yukarısı yurttaşların sokağa çıkmaları engellenmeli, onların gıda ve sağlığa erişimleri kamu kaynakları ile karşılanmalıdır.

-Alt gelir gruplarının temel gıda ve hijyen maddelerine erişimi için kamu kaynaklarına başvurulmalıdır.

-Yoğun kalabalıkların bir arada bulunduğu mülteci geri gönderme merkezlerinde gerekli tedbirler maksimum düzeyde alınmalı, bu merkezlerde olmayan mülteciler için de alt gelir gruplarıyla benzer şekilde hijyen ve temel gıda malzemesi temini kamu kaynaklarıyla sağlanmalıdır.

-İşsizlik maaşının süresi uzatılmalı, salgın sürecinde işsizlik maaşı kesilecek olan çalışmayan yurttaşlara bu maaş verilmeye devam edilmelidir.

-Bu süreçte vatandaşların sağlığa erişimi ücretsiz olmalıdır.

-Salgın sürecinde ihtiyaç halinde, özel sağlık kuruluşları kamu kontrolüne geçirilmelidir.

-Salgın açısından büyük risk taşıyan cezaevlerinden ilk aşamada basit suçlardan tutuklu ve hükümlü olarak bulunanlar ile siyasi tutuklu ve hükümlüler serbest bırakılmalıdır.

-Yerellerde, il bazında Belediyelerin önderliğinde STK, meslek odası ve sendika temsilcilerinin de içinde yer aldığı kriz masaları kurulmalıdır.

-Önümüzde kötü örnek oluşturan ülkelerde yaşananlar da dikkate alınarak olası en kötü senaryoya göre eylem planları hazırlanmalı, kriz anında kentin tüm imkânları (mekân, araç, ekipman vb.) kullanılabilmelidir.

Duanın, kolonyanın yeterli olmayacağını, küresel krizin aşılması için yerellerde bilimi esas alan toplumsal dayanışmaya ihtiyacımız olduğunu bir kez daha vurgulayarak, halkımızı panik yapmadan başta hekimler olmak üzere uzman ve bilim insanlarının önerilerine uymaya, bireysel kurtuluşu değil toplumsal dayanışmayı esas almaya davet ediyoruz.
EGEDESONSÖZ

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.