site okul selçuk izmir

DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir °C
site rehber selçuk izmir

Başkan Bakıcı: İkinci dönem için adayım

Başkan Bakıcı: İkinci dönem için adayım
18.01.2018
A+
A-

Selçuk Belediye Başkanı Bakıcı, İZBAN krizi ve özür tartışması için, “Aziz Bey’e sevgim saygım vardır. Aramızda bir şey olsa, özür dilemek gerekse ben Aziz Bey’den özür dilerim. O benim üstümdür. Orada da dilenecekse Binali Yıldırım Beyefendi’den özür dilenmeli” dedi.

Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Belediye Başkanı Bakıcı, kent ve ülke gündeminde yer alan pek çok konuya dair birbirinden önemli mesajlar verdi.

Başkan Bakıcı, İZBAN krizine de değindi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun olaydan bir yıl sonra yaptığı, ‘Binali Bey’in benden özür dilemesi lazım’ açıklaması kent gündemine yeniden törende yaşanan krizi getirdi. AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican ise, ‘Başbakanımızın olduğu yerde belediye başkanı bağıramaz. Binali Bey ne için özür dileyecekmiş, ben onu anlamadım” şeklinde cevap vermişti. Gelişmelerin ardından Bakıcı bu konuda net ifadeler kullandı ve özür tartışmasına son noktayı koydu.

Akademisyen olma özelliği de bulunan Bakıcı yerel yönetimlere ilişkin teorik bilgiler verirken, belediye başkanlarının aşırı siyasallaşmaması gerektiğin vurguladı. İzmir’deki belediye başkanlarının halka sahip çıktığını da sözlerine ekleyen Bakıcı ilçede hayata geçirilen projelere de değindi.

HEM ÖĞRENEN HEM ÖĞRETEN OLDUK
Aynı zamanda geçmiş dönemde akademisyenlik görevini yürüten Bakıcı sözlerine, “Benim eğitimim tamamen kamu yönetimi, kamu maliyesi ve yerel yönetimler disiplinlerine ait. Bu alanlarda çalışma yapan hem öğrenen hem de öğreten kişi konumunda olduk. Bilgilerimizi hayata geçirme fırsatı elde ettik. Egenin incisi diyebileceğimiz ilçemizde belediye başkanı olduk. Teoriyi uygulamaya yansıtmaya çalıştık” diyerek başladı.

BELEDİYECİLİK BEŞİKTEN MEZARA KADAR YAPILAN FAALİYETLERDİR
“Belediyecilik mahalli ve müşterek ihtiyaçların kolektif düşüncenin hayata geçirilmesidir” cümlesiyle konuşmasını sürdüren Bakıcı, “Beşikten mezara kadar yapılan faaliyetlerdir. Hayatın her aşamasında belediye vardır. Sadece yol köprü değil sosyal faaliyetlerin de çok güçlü olması lazım. İnsana sarılmak ifadesini çok daha iyi yapmamız lazım. Vatandaş ‘benim belediyem var ve bana sahip çıkıyor, ben her konuda belediyeden yardım alıyorum’ noktasına gelmeli. Selçuk’ta bu noktaya doğru müthiş bir gidiş var” dedi.

SELÇUK’TA DAHA ÖNCE GİYDİRİLEN İDEOLOJİK GÖMLEĞİ YIRTIP ATTIK
Bakıcı, “Klasik anlamda ‘kapım açık, kapıları söktük’ söylemleri vardır. Bunu sabırla yapmak lazım. Asıl olan budur. Belediyeciliği iyi bilenler arasında yer alıyoruz. Çok sayıda makalemiz, yazımız hatırı sayılır yerlerde yayınlandı. Çok iddialı ifadeler kullanabilirim. Bir kişi gelsin, ‘ben başkanla görüşmedim, kapısı kapalıydı, ben ruhsat alacaktım, siyasi görüşümden dolayı alamadım’ desin. Yer açacaktır, ‘başkan bana siyasi yaklaştı, işimi engelledi’ diyemez. Bunların hiçbiri yok. Ben bundan önce Selçuk’ta giydirilen ideolojik gömleği yırtıp attık” diye konuştu.

BELEDİYE BAŞKANLARI AŞIRI SİYASALLAŞMAMIŞ KİŞİLER OLMALI
Belediye başkanlarının aşırı derecede siyasallaşmaması gerektiğini vurgulayan Bakıcı, “Ben AK Partili bir belediye başkanıyım. Siyasi bir kimliğim var. Benim partili insanım bana daha fazla sahip çık diyor. Ama şunu biliyor. Başkan herkese sahip çıkıyor. Benim herkesi kucaklamam daha önceki belli kesimleri kucaklanması anlamında sıkıntı yaratıyor. Buna alışıyor. Bizim başkanımız AK partili belediye başkanıdır ama herkesi kucaklayan, hakka ve adalete inanan, kanunlara sadık, hukuk içinde hareket eden bir insan profiline sahiptir. Bunu sokakta herkese sorun. Hükümetten önemli yatırımlar alıyoruz. Büyükşehir’den de alıyoruz. İstediğimiz seviyede değil. Ha o noktaya gelecektir. Sıkıntılar aşılacaktır. Büyükşehrimize teşekkür ediyorum. Valimize teşekkür ediyorum. Arazi yolarına girdik ardık. Bakanlarımıza teşekkür ediyorum. Başbakanımızın eli gözü İzmir’in üzerinde. Selçuk’ta makro projeler yapılıyor. Teleferik, doğalgaz, İZBAN bunlardan birisi. Hükümet belediye el ele Selçuk’ta güzel günlere dedik biz. Herkesle çalışıyoruz. Belediye başkanları aşırı siyasallaşmamış kişiler olmalı. Başkanlar biraz daha siyasetten kendini geri tutmalı. Siyaset yapacaklar bellidir. İlçe başkanları, il başkanları milletvekilleri var. Belediye başkanları herkesi yakalayıp eşit hizmet etmeli. Her kurumla ilişkiler olmalı. Aziz Kocaoğlu benim büyükşehir belediye başkanımdır. Aziz Bey de hizmetlerini yaparken o parti bu parti diye ayrım yapmadan yapar diye düşünüyorum. Bende böyle bir algı var” diye konuştu.

İZMİR’DEKİ BELEDİYE BAŞKANLARINDA HALKI SAHİPLENME GÖRÜYORUM
“Akademisyen bir alandan geliyorum” sözleriyle konuşmasına devam eden Bakıcı, “Belediye başkanı nereye kadar siyasallaşmalı? Nerede durmalı? İzmir’de tüm arkadaşlarım bu konuda iyi bir duruş ortaya koyuyorlar. İzmir de bundan yüksek payda sağlıyor. İzmir’de ben siyasallaşmayı çok üst düzeyde görmüyorum. Halkı sahiplenme anlayışı var ama daha iyi noktalara getirebiliriz. Tüm başkanlar el ele tutuşup İzmir’i daha iyi noktalara getirmeliyiz. Burada başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın gözünün kulağının İzmir’de olduğunu da bilelim. Binali Bey’i tanıdığım için söyleyebilirim; İzmir’de bir CHP’li belediye gidecek isteğini bildirecek Binali Bey o işi derhal yapar. Talimatını verir. O zarafetini açık kapıyı gördük. Yakinen gözlem yaptık. Bir insani vasıf var. Çok yumuşak bir üslubu var. Sabırlı bir insan… İnsanlara sevgiyle yaklaşan hoşgörüsü mükemmel bir insan. Böyle bir insan derhal CHP’li belediye de olsa o işi derhal yaptırır diye düşünüyorum” dedi.

BİR ÖZÜR GEREKİYORSA BİNALİ YILDIRIM’DAN DİLENMESİ LAZIM!
Selçuk krizine değinen Bakıcı son günlerde kentte yaşanan özür tartışmasına son noktayı koydu. Net ifadeler kullanan Bakıcı, “Yaşanmaması gereken bir olay yaşandı. Hepimiz üzüldük. Aziz Bey ne kadar üzüldüyse ondan daha fazla başbakan üzüldü. O sabrı delaleti gördüm. Devlet adamı vakurlu içinde davrandı. Sonradan öğrendim. Arkadan bir grup kurgulamış. Orada olayı patlatan ‘İzmir Aziz’dir Aziz kalacak’ sloganıdır. Başka grup da duyuyor. Recep Tayyip Erdoğan sloganları atıyor. Ben Aziz Bey’i çok severim. İnanın çok severim. Büyükşehir belediye başkanı olarak saygı durayım. Ayrıca sevgi de duyarım. Recep Tayyip Erdoğan sizin de cumhurbaşkanınız benim de cumhurbaşkanım dese alkıştan kıyamet kopardı. Olmaması gereken bir husus oluştu. Hepimiz etten kemikten insanlarız. Bunlar olur ama olmaması gereken Binali Yıldırım başbakanımız, onun önde böyle bir hadise olmamalıydı. İzmir’e yakışmadı. Hepimiz bir yerde kendimizi kontrol etmek zorundayız. Binali Bey olayı idare etmek için ‘olur böyle şeyler, vites attı’ dedi geçiştirdi. İtidalli, sabırlı davranış düşer diye düşünüyorum. Çok değer verdiğim Aziz Kocaoğlu’nun davranışını da doğru bulmuyorum. Kendisine sordum; ‘eşlik edeyim mi?’ dedim. Başbakanımız ‘tabi’ diye konuştu. Ben de Aziz Bey’i arabaya kadar eşlik ettim. Çok net söyleyeyim o zaman; Bir özür gerekirse Sayın Binali Yıldırım’dan özür dilemek lazım. Tekrar söylüyorum Aziz Bey’e sevgim saygım vardır. Ben Aziz Bey adına da üzüldüm. Başbakanımızın önünde yapılan hadise kontrolden çıkmış bir hadisedir. Bu tür görevlerde olanların sabırlı ve hoşgörülü olması lazım… Vatandaşın canı sıkılmış, gelip istediğini söyleyecek. Bir vatandaş beni yanlış anladı. Arkasından bağırarak koştum, ‘sen yanlış anladın’ dedim. Bizim sabırlı, hoşgörülü olmamız lazım. Ben her platformda Aziz Kocaoğlu’nu savunurum ayrıca. Ama burada doğruyu ifade etmek gerekirse böyle… Aramızda bir şey olsa, özür dilemek gerekirse ben Aziz Bey’den özür dilerim. O benim üstümdür. Orada da dilenecekse Sayın Binali Yıldırım Beyefendi’den özür dilenmeli” açıklamasında bulundu.

ARTIK DAVUL DA BENİM SIRTIM DA TOKMAK DA…
Son KHK’da yayınlanan taşeron yasası hakkında konuşan Bakıcı, “Bu çok güçlü ve önemli bir adım. Önemli bir hukuksal edinim elde ettiler. İşçilere şu konuşmayı yaptım; benden sonra da gelecek başkanlar keyfi çıkarmalar yapamayacak. Çünkü belediye başkanları istedikleri gibi oynuyorlardı. Bundan sonra başkan gelişigüzel hiç kimseyi kapının önüne koyamayacak. Sizi ihaleyle aldık diyemeyecekler. Artık sürekli. Elbette mükemmeli yakalamak esastır. Ama bunu yakalarken de ilk başlangıca görmemezlik etmek olmaz. Evet eksiklikler olabilir. Telekonferans yaptık. İçişleri Bakanımız, Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanımız, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü ve müsteşarlar bağlandı. Belediye başkanları ve valiler sorularını sordu. Çok önemli açıklamalar yapıldı. Eksik yanlarını oradan değerlendirdik. Hizmet alımında KDV 18’den yüzde 1’e düştü. Bunun nasıl görmeyeyim? Önceden davul benim sırtımdaydı tokmak başkasındaydı. Şimdi ikisi de bende” dedi.

BİZ SEÇİMİ KAZANDIYSAK BABAMIN ÇOK BÜYÜK PAYI VARDIR!
6 dönemdir muhtarlık yapan babası hakkında konuşan Bakıcı, “Babam benim örnek modeldir. Babam gerçekten çok nitelikli örnek alınacak bir insan. 1931 doğumlu. Çok sağlıklı yaşıyor. Ben babamı her yönüyle örnek almam gerekiyor diye düşünüyorum. Kendisine saygısı var. Giyimi, kuşamı, yemesi içmesiyle her şeyine dikkat ediyor. Saat 20:00’den sonra bir bardak çay içiremezsiniz. Traşsız göremezsiniz. Evde bile neredeyse kravatlı oturacaktır. Yanlış yaptığınız zaman sözünü esirgemez. Lafını yapıştırır. O anda o geçicidir. Ama söylenmesi gerekiyorsa söyler. Eleştiri yapar. Benim babamdan olabildiğince eleştiri aldığım olmuştur. Hakkı olduğunu düşünüyorum. Kuşak olarak farklı olduğumuz için bazı olaylara farklı yaklaşıyoruz. En erken muhtarlığı açan da kendisidir. Diğerlerine örnek oluyor. Kızmayacaklar. İşlerine erken gelecekler. Pazar günü bile gider vatandaşın işini görür. Şakayla karışık da olsa gerçektir, her zaman söylerim; biz seçimi saldıysak babamın çok büyük payı vardır” açıklamasında bulundu.

SOĞUK HAVA DEPOSUNUN KAPASİTESİNİ 3 BİN TON DAHA ARTTIRACAĞIZ
İlçedeki tarım politikasıyla ilgili soğuk hava deposu üzerinden bilgiler veren Bakıcı, “Bir önceki başkanımıza ve meclis üyelerimize teşekkür ediyorum. Büyük yatırıma imza atmışlardır. Bize tamamlamak ve işletmek nasip oldu. Geldiğimiz nokta itibariyle soğuk hava deposunu çok iyi yönetildiği ve sonuçlar verdiğini Selçuklu kabul etti. Tarımla uğraşan kesim ürünlerini soğuk hava deposuna koyarak yarar sağlıyor. 3-4 ay sonra 3-4 misline satarım diyor. Artık güven geldi üreticiye. Büyük üretici bunu biliyordu. Artık küçük üretici de farkında vardı. 6 bin ton. Bunu büyütmemiz lazım. 3 bin ton daha koyup 9 bin tona çıkartmamız lazım. Bizim görevimiz çiftçimizi korumaktır. Büyük üreticiler zaten kendi soğuk hava deposunu yapıyor. Hükümetimiz bugün soğuk hava deposu yapacak kişilere yüzde 50 destek veriyor. Müthiş bir olanak. Selçuk’ta birçok kişi o destekten istifade ediyor. Selçuk’un geleceği tarım ve turizmdedir. Diğerleri kültür, bilim, sanat ve eğitimdir. Bunlarla bezeyeceğiz. Tarımla refah düzeyini arttıracağız. Kapasiteyi de arttırarak kimseyi dışarıda bırakmayacağız” dedi.

AYASULUK MODELİ OLACAK!
TOKİ Selçuk’a çok yakışacak. Alan tamamen maliyeye aitti ve başbakanımız imzaladı ve doğrudan TOKİ’ye geçti. Ergun Bey özel takip ediyor. Şu an plan ve projeleri hazırlanıyor. Çok büyük ihtimalle de Mart sonu, Nisan başı gibi orada temel atılır. Çok önemli bir proje. İzmir’den gelen hemşerilerimizi karşılama ortamı olacak. Çeşme modeli üzerinde konutlar gelecek. Ayasuluk modeli olacak. Şahane konutlar olacak. Bütün sosyal donatıları da yapılacak. Selçuklu ve konutu olmayanlar öncelikli olmak kaydıyla herkes ev sahibi olacak. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.

BEN EFES’TE DÜĞÜN YAPILDIĞINI GÖRMEDİM
Bakıcı, zaman zaman kamuoyunda yer alan ‘Efes Antik Kenti’nde düğün yapılıyor’ iddialarına yanıt verdi. Yetkinin bakanlıkta olduğu tarihi alan için konuşan Bakıcı, “Ben Efes’te düğün yapıldığını görmedim. Düğün falan yok. Ama resepsiyon veriliyor. Ben de şaşırdım o habere. Ben düğün yapıldığını ne duydum ne gördüm. Tüm samimiyetimle söylüyorum. Cengiz Topal müze müdürümüz var. Bir defa Cengiz Bey’i aşamazlar. Bakanlık da fırsat tanımaz. Dinleti, etkinlik yapılıyor. Orada biraz ipin ucu kaçmış olabilir mi diye düşündüm. Yetkililerle görüştüm, öyle bir şey olmadığı söylendi” dedi.

BAŞARILACAKTIR, TÜRKİYE BU TEKNOLOJİYE SAHİPTİR
Efes Antik Kenti’ni 2 bin 500 yıl sonra yeniden denizle buluşturacak kanal projesine ilişkin konuşan Bakıcı, “Antik liman başarılacaktır. Antik kanal gerçekleşecektir. 35 projenin en önemlilerindendir. Başbakan Binali Yıldırım imzasını atmıştır. Bunu gerçekleştirecek teknolojiye Türkiye sahiptir. Bundan önce yer altından kanallar söylenseydi kim inanırdı? Ama bunlar yapıldı” diye konuştu.

BAŞKAN KOCAOĞLU’NA TURİZM ÇAĞRISI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na çağrıda bulunan Bakıcı, “Sayın Aziz Kocaoğlu tarımda, kırsalda kalkınmada çok başarılı. Kutluyorum, tebrik ediyorum. Ama eksiğimiz turizmde. Tarım dair başkanlığı var turizm dair başkanlığı yok. Büyükşehir belediyesi taşın altına elini değil çok daha güçlü bir şekilde yatırımlar yapmalı. İzmir’i çok daha üste çıkarmak zorundayız. Nasıl tarımı dantel gibi örüyorsunuz, turizme böyle eğilmek lazım. Dantel gibi örmek, kafa yormak lazım. Dünya kültür mirası içinde Selçuk ve Bergama var. Ama inanın Ödemiş, Foça, Tire’miz var. Her taraf dünya kültür mirası listesine girecek özelliklere sahip. Tarihi doku… İzmir’in her tarafı açık hava müzesi. Direnemezsiniz ki buna. Selçuk’ta daha fazla koklayabiliyorum ama İzmir’in buna ihtiyacı var. Tarih sadece Agora’dan ibaret değildir. Tarım çok önemli ama turizm de en az bu kadar önemli. Biraz daha duyarlılıkla bu işin üstüne düşülmesi gerektiğine inanıyorum. Selçuk’un yüzde 20’sinin kazıldığı söyleniyor. Yüzde 80’i toprak altında. 250 bin nüfuslu Efes’in artık ayağa kaldırılması ve dünyaya sunulması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

2. DÖNEM İÇİN ADAYIM!
2019’da gerçekleşmesi planlanan yerel seçimlerde aday olup olmayacağına açıklık getiren Bakıcı, “Daha 14 ay zaman var. Benim de düşüncem belediye başkanlığına aday olduğunda 2 dönemi uygun görenlerdenim. Daha fazlasının olmaması gerektiğini düşünenlerdenim. Bu görevleri belli bir süre yapmanız gerekir. Daha sonra çok nitelikli insanların önünü açmalıyız. Başkanları şöyle dememeli, ‘ben olmazsam her taraf kül, duman olur’ böyle bir şey yok. Nitelikli insanlar gelir görevi yapar, onlar da devreder. Bir belediye başkanı 2 dönem yapmalı. Eşyanın tabiatına uygun zaman diliminin bu olduğunu düşünüyorum. İkinci dönem için adayım. Selçuk halkının buna evet diyeceğine inananlardanım. Çünkü doğru işler yapıyoruz. İnsana yatırım yapacaksınız. Bizim en önemli projemiz kardeşlik projesidir. Herkesin birbirine selam verdiği, hal hatır sorduğu hayal ettiğim Selçuk’tur. Onda da yol alıyoruz. Adil, herkesin eşit olduğu bir Selçuk hayal ediyorum” diye konuştu.
Kaynak: egedesonsoz.com

YORUMLAR
  1. derya dedi ki:

    hangi partiden adaysınız acaba sayın başkan.